Sevgili okuyucular,
Kamuoyuna açıklanan bilgiler doğrultusunda, baktığımız da, Irak Musul konsolosluğu çalışanlarının, 19 Eylül 2014 sabah Saat’lerinde, Türkiye topraklarında olduğu açıklandı.
AKP iktidarının tüm kurmayları, cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, başbakan A. Davutoğlu, bakanlar sıraya girerek, Musul konsolosluğu çalışanlarının Türkiye’ye getirilmeleri paralelinin de, hamaset konuşmalarını, ‘esirgemeden’ arka-arkaya sıraladılar. Yandaş basın, havuz medyası, olayı, ‘büyük’ ‘erişilmez’ sadece, AKP iktidarı, başbakan A. Davutoğlu’nun, ‘başarıları’ gibi, insan aklını zorlayacak manşetlerle, gerçekleri manipüle etmekten çekinmediler.
AKP kurmayları, havuz medyası, yandaş basın, ‘rehinelerin’ müthiş bir ‘planla’ ‘operasyonla’ ‘temasla’ kurtarıldıklarını açıklayan manşetlerle doludur.
Uzun bir süredir, özgürlüklerinden yoksun, çete mensuplarının elinde esir olan, Musul konsolosluk çalışanlarının, başlarına istenmeyen vakların gelmesi, tabii istenilen bir durum değildi. Türkiye ye ve ailelerinin, dostlarının yanlarına dönmeleri sevindiricidir.
Uluslararası camia, Irak ve Suriye topraklarının bir kesimini işgal altında tutan, çete, paramiliter IŞID canilerinin, insanlık dışı davranışlarını iyi bilmektedir. İnsanlık adına en basit bir davranış dahi göstermeyen, katliamcıların, ellerinde uzun süre tuttukları, Musul konsolosluğu çalışanlarına, fiziki zararlar vermemeleri sevindiricidir.
Konsolosluk çalışanlarının Türkiye ye dönmeleri, AKP kurmayları, Türk devlet yetkilileri, siyasasal çıkarları ve gelecekleri için bir kara propaganda aracı olarak kullanmayı, esirgemediler. Hep bir ağızdan, Türkiye devletinin, AKP iktidarının ne kadar, ‘büyük’ ‘becerikli’ ‘rehineleri’ düşünen, hiç kimsenin, ‘burnunun kanamasını’ istemeyen bir eda ile ‘operasyon’ yaptıklarını ve ‘rehineleri’ kurtardıkların beyan eden açıklamalarda bulundular.
Aynı yetkililer, yandaş basın, havuz medyası, ‘rehinelerin’ kurtarılmasına ilişkin İŞID çetelerine, paramiliter canilere, hangi tavizler verildi? Çetelerin, konsolosluk çalışanlarını 101 gün gibi uzun bir süre ellerinde tutsak olarak tuttular. Neden bugün, A. Davutoğlu hükümetine karşılıksız teslim ettiler? Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, ‘operasyon’ yapıldığını ve kurtarıldıklarını açıklarken, A. Davutoğlu, ‘temas kurarak’ kurtarıldıklarını açıklamaktadırlar.
O zaman soralım, ‘operasyon mu’ İŞID’le ‘temas mı’ hangisine inanalım? İŞID çete mensuplarının kendi açıklamalarına bakıldığında, takva haber adlı sitede yer alan haberde, Bağdadi’nin bu emri, “Türkiye’nin IŞİD’e yönelik koalisyona katılmaması” şartıyla verdiği kaydedildi. Yapılan açıklamada şöyle denildi: “Rehineler bizzat halifenin emriyle Türk hükümetinin İslam Devleti karşıtı koalisyona girmeyeceği açıklamasından sonra serbest bırakıldı.” Çete mensuplarının açıklamasına nasıl bir yorum getireceğiz?
Paramiliter çete mensuplarından, Türkiye de tutuklu olan canilerle, konsolosluk çalışanlarının karşılığında takas yapıldı mı? Yapıldıysa, bu çete mensupları kimlerdir?
Yine bir başka soru, Türkiye cumhuriyeti devleti TSK Türk silahlı kuvvetleri, İŞID çetelerine, kendi envanterinden ne kadar silah ve teçhisat verecektir?
Uzun bir süredir, Adana da, Hatay da, yakalanan TIR’ lar dolusu silah ve teçhisatların, İŞID çetelerine gittiği ayan beyan’ken, konsolosluk çalışanlarının bırakılmasından sonra, daha kaç TIR silah ve teçhisat verilecektir?
Batı Kürdistan coğrafyasında, Rojavada Kürt ve yerli halkların oluşturduğu demokratik özerk yönetimini, kuşatmak ve Rojava devrimini boğmak için, İŞID ve paramiliter gruplarla nasıl bir antlaşma sağlandı?
IŞİD'in elinden, 46 'rehine' sonuçta Türkiye topraklarına teslim edildi. AKP iktidarı, başbakan A. Davutoğlu, 'rehinelerin’ Türkiye ye teslim edilmesini, kendi lehine çevirmek için, kara propogandasını avazı çıktığı kadar bağırarak gündeme getirdi.
IŞİD le pazarlıkta neler verildi, daha nelerin ve kadar da, verileceği sözü veridi. IŞİD'e, ne kadar silah ve teçhisat verildi, bu konuda açıklama yok.
Bu silah ve teçhizatlar IŞİD’e verilirken, çete ve paramiliter caniler, ne kadar günahsız insan katledecek, katlettikleri insanların katliamında, ne kadar Türkiye menşeli silahlar yer alacak, bir açıklama yok. Ama buna karşılık, İç politikada İktidar lehine nasıl kullanırız hesabı ağırlık kazanmış gidiyor.
Türk hâkim sınıfları, AKP iktidarı bu durumu kendi lehine kullanmak için, kara propagandasına devam ediyor.
Ama nafile!
Türkiye halkları, paramiliter çete ve canilerin ne kadar olduklarını bilmektedir. Bu canilere yardım ve yataklık yapanların, gerekçesi ne olursa olsun, bu katliamlardan sorumlu olduklarını bilmektedir.
Bir sonraki yazımda buluşmak üzere
20 Eylül 2014
Face:aliekber.pektas
Twitter: @AliekberP,