1968 kuşağının devrimcilerinden Faruk Yüksel'i sürgünde kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz.
Onu aniden sonsuzluğa yollamayı kabul etmek zor.
Türkiye devrimci hareketine çok emeği geçen Faruk Yüksel'in "Her şeyi yoldaşım Mahir Çayan'dan öğrendim, onların yolu benim de yolumu aydınlatıyor" ifadesini dün gibi hatırlıyorum.
12 Mart 1971 faşist cuntası tarafından tutuklanan ve 7 ay hapis yatan Faruk Yüksel, tutsaklık sonrası cuntaya karşı mücadelesine devam etmişti.
Devrimci Gençlik (Dev-Genç) dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yapan ve daha sonra Devrimci Yol hareketi içinde mücadeleye devam eden Faruk Yüksel, devrim sevdalılığına devam etmiştir. Devrimci mücadelenin her zaman ön saflarında yılmadan usanmadan yürümüştür.
15 Yıl Türkiye'nin her yerini gezen ve kendi deyimi ile hiçbir zaman bir yatak da iki kez yatmadım diyordu.
Devrimci mücadele ile özdeşleşmiş ve Türkiye'nin her köşesini adım adım gezip kitleleri devrimci harekete örgütlemiştir.
Artık Türkiye'de yaşanamayacak bir konuma geldikten sonra 1979 da yurt dışına çıkmak zorunda kalmıştır.
Yurtdışına çıkar çıkmaz Devrimci İsçi ve Devrimci Yol taraftarlarıyla yurtdışında da devrimci mücadelesine devam etmiştir.
Yurtdışında Devrimci İşçi derneklerinde seminerler verip yurtdışındaki devrimcilerin ufkunu açmış ve örgütlenmelerini sağlamıştır.
Türkiye de 12 Eylül 1980 faşist cuntanın başa gelmesiyle cuntanın yüzünü açığa çıkarmak için Açlık grevlerinin örgütlenmesinde aktif yerini alıp kararlı bir mücadele vermiştir.
1980'den sonra yurt dışında cuntaya karşı kurulan FKBDC'nin ( Faşizme Krşı Birleşik Direniş Cephesi) Avrupa'daki b,r kolu olan BİRKOM temsilciliğine getirilip ve yurtdışında yaşayan devrimcilerin birliğini sağlamada büyük görev üslenmiştir.
Devrim sevdalısı olan Faruk Yüksel, hiçbir zaman devrimci teoriye üstten aşağı empoze etmez ve her şeye eleştirel bakardı.
Aldığı devrimci disiplin ve devrimci kültür gereği kendine has bir üslubu, yöntem ve metodu ile hareket ederdi.
Onun yöntem ve metodu, diğerlerinin hoşuna gitmese dahi dayatıcı bir yöntem yerine kitlelere devrimci teoriyi özümsetme yolunu seçerdi.
Yaşamına bir süre Frankfurt ve ölünceye kadar da Köln'de devam etti. Bundan birkaç sene önce kalp ameliyatı geçirmişti.
Ne yazık ki, kalp rahatsızlığını yenemeyerek yaşamını yitirdi.
Faruk Yüksel, aramızdan erken ayılmasıyla sevenlerini ve devrimci yoldaşlarını üzüntüye boğmuştur.
Sen rahat uyu! Mücadeleni senden sonra gelen nesiller ileriye taşıyacaktır.
Toprağın bol ve bundan sonra yıldızlar yoldaşın olsun! Yaktığın devrim ateşi sonsuza kadar sönmeyecektir.