Düşünce özgürlüğünün kısıtlandığı, bitmez tükenmez zor süreçlerden geçiyoruz daima. Sadece politik, ekonomik açılardan değil, sanatsal bakımdan da düşüncenin kapı dışarı edildiği zamanlara tanıklık ettik ve hala tanık oluyoruz. Bu zor süreçlere tanık olmak ve dahil olmak ayrıca buna karşı çıkmak kolay değil. Bu zorlu süreç ile başedebilmenin yolu bağımsız ve özgür düşünmekten geçer.
Sanat özgür ve bağımsız olmalı
Sanatsal üretimin bağımsız ve özgür olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü o zaman sanatçı çok daha objektif bir bakış açısı ile sanatını icra edecek ve çok daha faydalı çok daha zengin fikirler geliştirecektir.
Bir sanatçı hür olma düşüncesini esas alamıyorsa ve bağımsız bir şekilde düşünemiyorsa ürettiği sanat ne kadar provokatif bir biçime ve içeriğe sahip olursa olsun sistemin bir parçası haline gelecek ve sadece bir tüketim nesnesine dönüşecektir.
Sanat ve sanatçı her türlü yaşamın içinde yer alır ve yaşamı yorumlar. İktidar ise kendi ideolojisinin propagandası için sanat ve sanatçı profilini tanımlar. İşte burada gerçek sanatçı her zaman kendi yaratımı ile iktidar arasına mesafe koymalı ve özgür düşünce de olmalı ki bağımsız olsun. Bağımsız olan bir sanatçı güce göre sürekli yer değiştirmez ve fikir zikzaklığı yapmaz. Özetle sanatçı bağımsız olmalı ve özgürce sanatını icra etmeli.
Kürt sinemasında bağımsız bir kollektif yapılanma "AVAKINO"
Bağımsız ve özgür sanat demişken, geçtiğimiz günlerde Hamburg’da Avakino Film Kolektiv’i açılışını gerçekleştirdi. Açılış keyifli ve çok renkliydi, bir çok kesimden insanların katılımı ile açılışını gerçekleştirmiş oldu. Kollektif, Kürt Sineması’nı Avrupa Sineması ile birleştirmek ve güçlendirmek istiyor ayrıca muhalif sinemaya maddi kaynak oluşturmanın çabası içinde olacak. Bunlar Kürt sinemasında yapılması gereken çok önemli adımlar. Bu kollektif, Kürt sinemasını daha da iyileştirmek için kolları sıvamış bile.
Avakino, Kürt sinemasında önemli adımlar atmak ve eksikleri gidermek yani zoru başararak için yol almak istiyor. Çeşitli olmak, üretmek ve bağımsız olmak kolay değil. Sanatçının günümüzde varlığını devam ettirme mücadelesi, öncelikle içinde bulunduğu zamanı iyi değerlendirmesi, var olanların değerini kavrayabilmesi, içi boşalan, kaybedilen unsurların nedenini sorgulayabilmesi çok önemlidir. Gün geçtikçe yitirdiğimiz değerleri algılamaya duyumsamaya bile cesaret edemiyoruz. Çünkü hızlı akan yaşam insanı kaosa sürükleyip duyarsızlığa itiyor ve kendini akıntıya bırakmana neden oluyor. Bir sanatçı geçmişini bilmeli, çok yönlü düşünmeli, farklı bakmalı ve bağımsız olmalı ki sanatını icda edebilsin. Avakino bu fikirler ile yol alacağa benziyor.
Farklı dillerin sesine ses olmak
Bu gerilimli ortamda sanatçı ürettikleriyle yaratıcılığa önem verirse ve farklılıkları ayırt ederek şekillendireceği bir fikri uygulamaya koyarsa gelecek için gerçekten takdire değer bir eylemde bulunmuş olur. İşte Avakino sağlam adımlarla ilerleyip bağımsız ve özgür adımlarla vede kendi içindeki farklı fikirlerin, farklı dillerin sesine ses olarak üretim yapacak kollektif bir yapılanma.
Avakino, farklı fikirlere açık ve maddi olarak desteğe ihtiyacı olan yeni bir kollektif çalışma içinde ve tam anlamı ile bu yapılanma çeşitli üretim ve geniş fikirlere yer veriyor. Bu anlamda zoru başarmanın ilk adımını atan Avakino film kollektifine başarılar diliyorum.