Isparta'da Cemevi'nin açılışında yaşananların tartışması halen devam ediyor. Dün Gelsenkirchen Alevi Kültür Merkezi'nde „Isparta vakası“ tartışıldı. Bölgede Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) bünyesinde örgütlenen NRW Bölgesi dernek temsilcilerinin katıldığı toplantıya AABF Genel Başkanı Hüseyin Mat'ta hazır bulundu.

Dersim Sürgünü ile Isparta'yla tanışıp yerleşen Alevilerin büyük bir kısmı asimile olmuştu. Kahvehane olarak kullandıkları Tunceli Kültür ve Dayanışma Derneği içinde artık Cemevi tartışmaları yoğunlaşmıştı.

SÜLEYMAN ES'İN CENAZESİ CAMİYE GÖTÜRÜLMEDİ

2016 yılında Ispartalıların ve Ispartalı Alevilerin alışık olmadıkları bir olay yaşandı. O dönem 80 yıldan beri Isparta'da yaşayan Alevilerde bir ilk yaşandı. 2016 yılının Şubat ayında Hakka yürüyen Süleyman Es'in cenazesi Camiye götürülmedi. Aile arasında 'eski köye yeni adet mi' diye tartışmalara neden olan merhum Dersimli Süleyman Es'in cenazesi Antalya'dan gelen dede tarafından Alevilik inancına, örf adetlerine göre evinin önünde ve mezarlıkta yapılan törenle defin edildi. Camiye götürülmeyeciği duyulan cenaze törenine olağandışı bir katılım oldu.

Süleyman Es'in cenazesinin Cami'ye götürülmemesi Cemevi açılması için girişimde bulunanları heyecanlandırmış ve Alevi toplumuna örnek olmuştu.

Herşey bir fikirle başladı. Fakat, o fikir çok tartışıldı. Belki yıllarca tartıştılar ve sonunda Isparta'ya bir Cemevi açmaya karar verdiler. Kimi Aleviler kararsız kaldı, kimileri uzak durdu. Nitekim Isparta'da yaşayan Alevilerin büyük bir kısmı Isparta'da Tunceliler Kültür Derneği'nin aldığı bu kararın arkasında durdu.

En çok Ispartalı Alevi kadınlar Cemevi'nin açılması için büyük çaba sarfetti. Bazıları çok ama çok yoğun çalışma içine girdiler. Bu çalışma içinde çok zorluklar, engelli vakalarla karşılaştılar. Cemevi'nin inşa etmek için maddi desteğe ihtiyaç vardı. Bunun için bir kampanya başlatıldı. Yurt içinde ve dışında Alevi vatandaşlar, ağırlıklı Ispartalı, Dersimli, Erzincanlı ve diğer kentlerin Alevileri kampanyaya destek verdi.

ALEVİLERE ARSA VERMEDİLER

Tunceli Kültür ve Dayanışma Derneği Cemevi için arsa arayışını sürdürürken, çok olumsuz vakalar yaşadı. Arsa sahipleri Cemevi yapılacağını duyan arsa sahipleri bir çok kez çeşitli bahanelerle satmaktan vazgeçtiler. Sonunda arsa bulundu ve dozerle kazı işi başlayınca mahalle sakinlerinin negatif tutumları gözlendi. Öyle ki sünni bir kadın kendini kepçenin önüne attı. „Burada Cemevi istemiyoruz. Buraya Cemevi yapamazsınız“ çığlıkları herkesin moralini bozmuştu. O gün inşaat çalışması durmuştu.

Isparta'nın genel durumunu bilen Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) temsilcileri inşaat törenine katıldı. Çünkü Alevilerin Isparta tarihinde inşaa edilecek Cemevi çok büyük bir öneme sahip olacaktı. İnşaat sonunda bitti ve yaklaşık 2 hafta önce büyük heyecanla Isparta Cemevi'nin açılışı yapılırken, bu kez Diyanet krizi ortaya çıktı.

Ne olduysa o açılışta oldu. Büyük heyecan kurdalenin kesilmesi yerini bitmez tartışmaya bıraktı. Isparta Cemevi'nin açılışında konuşan Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri Genel Başkanı Gani Kaplan, Diyaneti eleştirince, oturduğu yerden kalkan AKP'li Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen tarafından sözü kesildi. Cemevi'nin açılışına adeta bir kara gölge düştü. Bu kara gölge Avrupa'ya sıçradı ve yağmur gibi yağmaya başladı.

Haliyle Cemevi açılış töreninin bir kısmı iptal edildi. Sıradaki konuşmacılar belediye başkanı Başdeğirmen'nin tavrına karşı kürsüye çıkmayıp, protesto ettiler. Olay bununla bitmedi. Tartışmalar sosyal medya üzerinden yoğunlaştı. Törene katılan AABF temsilcilerinin Belediye Başkanı Başdeğirmen'in „Burayı ben, biz yaptık. Buranın kapısında, çimentosunda benim katkım var“ demesine ve Gani Kaplan'ın kanuşmasını bitirmesi için uyarıda bulunmasını yanlış bulup, eleştirirenler istifa istediler.

Aleviler arasında bir çok gerekli veya gereksiz tartışma olmuştur. Ancak bu tartışma krize dönüştü. Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen'den çok, açılışta bulunan Alevi temsilcilerinin eleştirilmesi dikkat çekti.