Sevgili okuyucular,

Mersin Tarsus'ta, insanlıktan nasibini almamış, cani ruhlu MHP yandaşı katiller, Üniversiteli gencecik, henüz 20’li yaşlarda bir genç kıza tecavüz ederek katletmişlerdir. Yetmiyormuş gibi birde cesedini ortadan kaldırmak için, yaktılar.

Henüz gençliğine doyamamış, bu yavrumuza bu zulmü, caniliği, insanlık dışı muameleyi öngören, yapan, hayvani iştahlarını gidermek içinde saldırganlaşan, faşist ruhlu, insan kanı emmeye yeminli vampirler tarafından reva görülmüş olması manidardır.

Ülkemiz Türkiye, son yıllarda caniliklerinin, katiller sürüsünün, canavarlaşarak saldırganlaştıkları bir coğrafya haline gelmiştir.

AKP iktidar ile birlikte kadınlara yönelik saldırıların arttığı, canavarlaşan erkeklerin katliamlara sık-sık başvurduklarına şahit olmaktayız. Kadınların yaşam hakkı, kendilerini yeterince ifade etme, kendi özgün koşullarında yaşama hakkı, ‘tahrik’ gerekçe gösterilerek, ellerinden alınmaktadır. Yetmiyor, hakaretlere, işkenceye, son dönemlerde sıkça yaşanan katledilmelere maruz kalmaktadırlar.

Türkiye toplumunun, ataerkil toplum olduğu gerçeğini yadsıyamayız. Toplumda egemen olan, İslam erkek hâkim kültürü, kadının dışlanması, ikinci sınıf insan olarak yaşamasının maddi temellerini oluşturduğu bilinmektedir.

Kadını, bir meta veya bir süz eşyası görme anlayışı, İslam kültürünün egemen olduğu tüm coğrafyalar da, kadın sürekli olarak horlanıp ötekileştirilmektedir. Konuyu daha iyi anlayabilmek için, Arap yarım adası, Suriye ve Irak topraklarında yaşanan, kadınlara yönelik uygulamalardan gözlemlemek mümkündür.

Yaşanılan bunca tecrübelere, olumsuz örneklere rağmen, Ülkemizde birde Türk İslam sentezine dayalı eğitim sistemi eklenince, ülkemiz coğrafyasında yaşayan kadınlara yapılan ayrımcılık gözle görülür bir hal almaktadır.

Ülkemizde, eğitim sistemi, ayrımcılık, erkek egemenliğini esas alan, Türk İslam sentezi denklemi üzerine kurulmuş sistemdir.

Türkiye cumhuriyetinin kurucu aktörlerinden, Mustafa Kemal’e, ‘atatürk’ isminin verilmesi, tesadüfü değildir. Bu erkek egemen toplumda, bir ‘milletin’ bir topluluğun, ‘atasının’ ‘ancak’ erkek olması gerektiği, ‘çok’ önemliydi.

Bu anlayış, Türkiye cumhuriyeti eğitim sisteminde önemli derecede yer edinmektedir. Aynı orantıda İslam din eğitimi de, erkek egemen, dini olarak algılanıp, kadınlara karşı ayrımcılık yapılması, dışlamanın, gerektiğinde, recim cezalarıyla alt edilmelerini öngörmektedir.

İslam öğretisinde birçok hadis ve ayetlerde, kadınları dışlayıcı kaynakların olduğu bilinmektedir. Özgecan Aslan’ın, katledilmesi, var olan eğitim sisteminden, ülke genelinde hâkim olan, erkek egemen sisteminden, ayrı ele alamayız.

Bu katliamı gerçekleştiren canilerin, katliamı gerçekleştirme biçimleri ve gerekse yaşam tarzlarını, sosyolojik olarak analiz ettiğimizde, altında yatanın mevcut eğitim sisteminden farklı ele alınamayacağını algılarız. Daha dün, Sivas madımak katliamına katılanların, ‘yakın-yakın’ hala kulaklarımızı tırmalamaktadır.

Özgecan Aslan’a tecavüz edip, bıçaklayıp katleden ve cesedini ortadan kaldırmak için yakan canilerin, Maraş'ta, Çorum'da, Sivas madımak katliamına katılanlardan farkları nedir? Irak, Suriye ve İslam coğrafyasında yaşanan, baş kesme, kafes içinde insan yakma, tecavüz, kız çocuklarını pazarlarda satma veya satın alma zihniyetinden farkı var mıdır?

Aynı zihniyet bugün Özgecan’ın vahşice katledilmesi karşısında, olayın, ’sıradan’ bir vaka olarak algılanmasını öngörmektedir. Dün, Mısır’da, Esma için, timsah gözyaşı dökenlerin, Özge can’ı anmak istememeleri tesadüfü değildir.

KATİLLERİN SURETLERİDİR!

Türk İslam sentezi kurgularıyla eğitim verirseniz, sonuç budur. Genç kızlarımıza tecavüze yeltenir, buda yetmez cesedini yakarlar. Bu katiller sürüsünün MHP yandaşı ve ülkücü faşistlerden oluşmaları, tesadüfü değildir. Bölge coğrafyamızda olduğu gibi ülkemizde de, bu canilerden, faşist yobazlardan bolca bulunmaktadır.

Sivas'ta, bu katiller sürüsünden çoktur. Fazla zaman geçmedi, bu katillerin ağababaları, IŞİD canileri bir pilotu kafese koyarak yakmışlardır.

Bu canilerin ortak özelliği, AKP devletinin ‘dindar’ siz 'kindar' anlayın, gençlik olarak yetiştirip, ortaya saldıkları, ülkücü, akıncı, IŞİD'ci gibi yakıştırmalarla katliam yapmaya çalışanlardır. Hangi isimle ortada dolaşırlarsa dolaşsınlar, ortak yanları, faşist, insanlık düşmanı, cani ve katil olmalarıdır. Bunlar aslında, potansiyel olarak IŞİD çidirler.

Özgecan'ı katlederken, bunların suretini ortaya çıkaran, bu gerçeklerdir. Ahmet Arif boşuna söylememiş; ''Bunlar engerekler çıyanlardır. Aş’ına ekmeğine, (namusuna) göz koyanlardır. Tanı-bunları, tanıda büyü''

Bir sonraki yazımda buluşmak üzere,

14 Şubat 2015

Face:aliekber.pektas

Twitter: @AliekberP