Sezen Aksu'nun 2017 yılında çıkardığı 'Şahane Bir Şey Yaşamak' isimli şarkısında geçen; 'Binmişiz bir alamete, gidiyoruz kıyamete, Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem'e' sözleri önce sosyal medyada gündem yapıldı, AKP'ye yakın gruplar Sezen Aksu'yu hedef aldı, hakeretler, ölüm tehditleri ardı ardını izledi.
Hemen peşinden AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazı için gittiği İstanbul Büyük Çamlıca Camisi'nde mihrapta cemaate seslenerek, Sezen Aksu'yu dilini kopartmakla tehdit etti.
Evet yanlış okumadınız, Erdoğan; ''Hazreti Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz, O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir'' sözleri ile ne kadar tehlikeli biri haline geldiğini tüm dünyaya gösterdi.
Halbuki bir Cumhurbaşkanı olarak Anayasal görevleri arasında 'Dil koparmak' yok, her kim olursa olsun 'Ölümle' tehdit etmek, İslam Şeriatını andıracak şekilde 'Recm' etmek yok ama henüz birkaç ay önce ''Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok.'' sözlerini söylediğini hatırladığımızda, ülkenin getirildiği tehlikeli noktayı daha iyi anlayabiliriz.
Tüm bunlar medyada da tartışıldı, medyada dediğim, son birkaç muhalif televizyondan biri olan Tele 1'de Gazeteci Sedef Kabaş, Erdoğan'ın sözlerini "Büyükbaş hayvan bir saraya girdiğinde o kral olmaz, o saray ahır olur." sözleri ile eleştirdi.
Bu sözlerin ardından Gazeteci Kabaş'ın evi gece saat 2'de basıldı ve gözaltına alındı. Apar topar yapılan işlemlerin ardından Kabaş, çıkarıldığı mahkeme tarafından, Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine atıldı ve cezaevindeki gazetecilere, akademisyenlere, düşünce suçlularına bir yenisi daha eklendi.
Bir yanda ülkenin en büyük sanatçılarından biri olan Sezen Aksu'yu ölümle tehdit eden, onu kitlesine hedef gösteren bir Cumhurbaşkanına uygulanmayan kanunlar, diğer taraftan aslı 'Öküz saraya çıkınca kral olmaz ama saray ahır olur' olan bir Çerkes atasözü nedeniyle tutuklanarak cezaevine atılan bir Gazeteci.
Ülke giderek büyük bir tımarhaneye döndü ve bunun sorumlusu, çıktığı sarayı ahıra çeviren Erdoğan'dan başkası değil.
Her seferinde 'Yok, bu kadarı da olamaz!' dediğimiz ne varsa, Erdoğan yönetiminde karşımıza çıkar oldu.
Korkum o ki; Bu zihniyet, ne pahasına olursa olsun koltuğunu bırakmayacak ve maalesef korkum o ki; Seçimle geldiler ama seçimle gitmemek için ellerinden geleni yapacaklar.