Avrupa da sınırların kaldırıldığı birkaç yıl daha önce yaşanmıştı. Şimdi sınırları insanlara yeniden kapatıyorlar.
Sınırlarını kapatarak globalleşen ve küçülen dünyada yeni göçü engelleyeceklerine inanıyorlarsa aldanıyorlar.
Demokratik Almanya Cumhuriyeti yani Doğu Almanya'da yaşayanların batıya geçmelerini önlemek amacıyla 1961 de Berlin duvarı örülmüştü. Örülen duvara karşı ayaklanan Doğu Alman halkı öyle bir direniş sağladı ki 1989 da duvarı yıkarak Batı ve Doğu'yu birleştirdiler.
İnsanların direnişini hiçbir gücün engelleyemeyeceğini altını çizmek isterim.
Almanya yıllarca kolonyal sistem ile Afrika ülkelerinin ülkenin zenginlik kaynaklarını sömürüp kendi ülkesine getirdi. Zenginlik kaynaklarını ve parayı getirirken, o ülke insanlarının bir gün Almanya ya geleceklerini acaba düşünmediler mi?
İngiltere de yine öyle yıllarca Afrika ülkelerini sömürüp koloniler kurdu ve ülkenin zenginliğini sömürüp paraları kendi ülkelerine getirtip yatırım yaptı. Bugün sömürdükleri Afrika ülke insanlarının İngiltere'ye gelişini engelemek için sınırlarını onlara kapatıyorlar.
Fransa da yıllarca Afrika ülkelerini sömürerek kolonileştirdi ve hala daha sömürüye devam ediliyor. Afrika ülkelerinin Sanat eserlerinden tutun da zenginlik kaynaklarını iliklerine kadar sömürerek kendi ülkelerini zenginleştirdiler.
Afrika ülkesi insanlarının Fransa'ya gelmemeleri için sınırların kapatılması, insanlık düşmanı bir uygulamadır.
Orta Doğu ülkelerini emperyal güçler yıllarca sömürürerek karlarına büyük karlar kattılar.
Orta Doğu'nun değerli sanat eserlerinden tutun da, tüm zenginlik kaynaklarını emperyal güçler kendi ülkelerine getirdiler. Ülkelerinin yaşam seviyesini kalkındırırken sanayisini geliştirdiler.
Bugün; insanlar yoksulluktan, ülkelerindeki tabiat zorluklarından, savaşlardan ve cinsel ayrılık vb. dolayı kendi ülkelerini terk etmek zorunda kalıyorlar.
Bu insanların Avrupa ülkelerine gelmek zorunda bırakıp, sonra da sınırları bunların üzerine kapatmak insanlık adına acaba suç değil midir?
Bin bir türlü zorluklar ile Avrupa ülkelerine gelmeye çalışan insanların denizlerde boğularak ölmelerinin sorumluları acaba kimlerdir?
Bu sorumluluğu üzerlerine Avrupa ülkeleri, kendilerinin demokrasi ve insan haklarına saygılı olduklarını kimseye inandıramazlar.
Rusya, Afganistan'a saldırıp ülkeyi işgal ederek Afgan halklarına karşı suç işlemişti.
Rusya bir süre sonra askerlerinin bir kısmını Afganistan'dan geri çekmek zorunda kamıştı.
Rusya askerlerinin bir kısmının çekilişinden sonra NATO ülkeleri, askerlerini Afganistan'a gönderilmişti.
Afganistan'a üsten aşağı demokrasi getireceklerine inanan NATO ülkeleri, Taliban güçlerine karşı başarılı olamadılar.
Böylece Afganistan'dan NATO askerleri çekilmek zorunda kalırken Taliban güçleri Afganistan'da idareyi ele aldılar.
Afganistan halkını yüzüstü bırakarak, NATO güçleri, ülkeyi Taliban'a bırakmak zorunda kalmışlardır.
Sadece NATO askerleriyle birlikte çalışan ve yardım eden Afganlıların bir kesimini NATO ülkelerine ve Almanya'ya getirebilmek zorunluluğu ile karşı karşıya kaldılar.
Ülkeyi Taliban güçlerine teslim ederek çekilirken şimdi Taliban rejiminden kaçmak istiyen Afganlara sınırlar kapatılıyor.
Orada yüzüstü bıraktıkları Afganlıların, Avrupa'ya gelmelerine sınırlar kapatılarak müsade edilmiyor.
Avrupa ülkeleri, İtalya hükümeti ile bir olup, Avrupa sınırlarını, ülkelerini terk etmek isteyen insanlara kapatıyorlar.
Avrupa ülkeleri insanlara sınırları kapatırken paraya acaba sınırları neden kapatmıyorlar?
Globalleşen dünyada, paraya sınırlarını kapatmayıp getirip, kendi ülkelerine yatırım yapmak ve sadece kendilerinin faydalanmasını sağlıyorlar.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı ile yeniden kartlar karıştı ve Ukrayna'dan gelenlere de acaba sınırları kapatacaklar mı? Yoksa onlara, geç mi diyeceklerdi?
Günümüzde yeni göç dalgası ile ülkelerindeki savaştan, tabiat zorluğundan, görüşünden ve cinsiyetinden dolayı terk edenler kapıları kapatarak acaba bu sorundan kurtulacaklarına mı inanıyorlar?
Sınırları insanlara kapatmak isteyen Avrupalı politikacılar, akşam başlarını yatağa koyduklarında rahat uyuyabilecekler midir?
Sınırlar da kapatılsa, duvarlar da örülse, insanlar, zorlukları yenmek için, Berlin duvarının yıkıldığı gibi, duvarları yıkacaklardır.
Günümüzdeki globalleşen ve küçülen dünyada, yeni göç dalgalarını asla önleyemeyeceklerdir.
Avrupa ülkelerine gelen insanları eşit bir şekilde dağıtarak onlara insanca muamele yapılmalıdır.
Bu insanları topluma kazanmak için, dil kursları açıp Avrupa dillerini ve kültürünü öğreterek iş bulmaları sağlanmalıdır.
Bu sorunun üstesinden ancak doğru uygulamalar ile başarılı çözümler bulunacaktır.
Sınırları bu insanların üzerine kapatarak, bu sorunun önleneceğine ve çözüleceğine inananlar, tarihte büyük yanılgı içinde olacaklardır.