Sevgili okuyucular,

Vahşetin 12. Yıldönümü! 19 Aralık 2000 yılında, Türkiye tarihine kötü bir anı olarak geçen, ‘hayata dönüş’ katliamı gerçekleşti.

Cezaevlerinde, zorla tutsak alınan yüzlerce sosyalist devrimcinin, açlık grevi eylemleri, devletin katliam timleri tarafından operasyona tabii tutularak katliam yapıldı. Bu operasyon sonucu, 28 tutsak ve 2 güvenlik görevlisi yaşamını kaybetti.

Bu katliam, dönemin iktidar koltuğunda oturan yöneticileri tarafından planlı olarak yapılmıştır. Sosyalist ve devrimci tutsakları teslim almaya yönelik ve ‘kişiliksizleştirme’ amaçlı düzenlenmiş bir operasyondur.

Bu planlı katliamın sorumluları dönemim başbakanı Bülent Ecevit, Başban yardımcısı devlet bakanı, Hüsamettin Özkan, Adalet bakanı, Hikmet Sami Türk, İçişleri bakanı, Sadettin Tantan’dır.

Sosyalist ve devrimci tutsakları, ‘tabutluklar’ diyerek anılan, F tipi hücrelere koymak için vahşice yapılmış bir, ‘hayata dönüş’ adı altında korkunç bir katliamdır. Bu vahşi katliam birçok tutsağın yaralanmasını ve yaşamı boyunca çekecekleri acılarla başbaşa bırakılmaını sağlamıştır.

Bu katliam girişiminde her türlü vahşete başvuran ölüm timleri, baskın esnasında fosfor içeren bombaları dahi kullanmayı ihmal etmediler. Vahşetin boyutu o kadar büyüktü’ki, bugün hala hafızalarda bu katliamın izlerine rastlanmaktadır.

Bu vahşetten ve katliamdan 12 yıl geçmesine rağmen hala sorumlulardan hesap sorulamamış olması, Türkiye Cumhuriyeti devleti için utanç verici bir durumdur. Sorumlular ellerini kollarını sallayarak toplum içinde gezmeleri, ayrı bir utanç verici durumdur.

19 Aralık 2000 yılı katliamından sorumlu olarak bir kaç tane emir kul olan rütbesiz erbaşların yargılanması ve sorumlu tutulmaları, dönemin iktidar koltuğunda oturanların ve devletin katliamı kabullendikleri anlamına gelmektedir.

10 yıldır iktidar koltuğunda oturan AKP’nin, vahşi katliamın sorumlularının üzerine gitmek yerine, dönemin sorumlularını terfi ettirerek, katliamın sessiz destekcisi olduğunu kanıtlamıştır. Dönemin Ceza ve Tevfikevleri Gene lMüdürü Hakim Ali Suat Ertosun , AKP iktidarı tarafından ödüllendirilmiştir. Ali Suat Ertosun aslında 19. Aralık, ‘hayata dönüş’ katliamının bir fiil sorumlusudur.

Yazılı basın ve görsel medya bu katliam karşısında kötü bir sınav vermişlerdir. Bazı medya grupları bu katliamı görmezden gelirken, bazılarıda katliamın, ‘övgüsünü’ manşetlerine çıkardılar.

Bir fiil olarak, dönemin basın ve medya kurumları bu operasyonun yapılması için kışkırtıcı yayınlarını yapmakla, çirkinliklerini ifade etmekten geri kalmamışlardır.

İstisnalar konumun dışındadır.

 Bugün boyalı basının ve magazin medyanın, katliam konusunda, ‘timsah gözyaşları’ dökmeleri, tiksindiricidir.

Bugün yaplması gereken, sorumluların zaman aşımı gibi bahanelerin arkasına sığınmalarına imkan verilmeden, katliamın, vahşetin hesabının sorulmasıdır.

Katliama katılan ve sorumlu tüm herkes, yaşamını devam ettirmiyor olsa dahi, katliamdaki sorumluluklarından dolayı yargılanıp gereken cazayı almaları sağlanmalıdır. Dönemin birçok sorumlu askerler şu an yaşamıyor olabilirler. Bunlar katliam sorumlusu olarak yargılanmalıdırlar. Gıyabi olarakta olsa, gereken cezayı almaları sağlanmalıdır.

 Dönemin başbakanı Bülent Ecevit’in, gıyabi olarak yargılanması sağlanmalıdır. Katliamın ve vahşetin baş aktör, Bülent Ecevit’tir. Yine bilinmelidir’ki, 19 Aralık 1978’de Maraş katliamının da, sorumlularından bir taneside Bülent Ecevit’tir.

 19.12.12