Almanya’da çifte vatandaşlığa olanak tanıyan yeni ‘Vatandaşlık Yasası’ 27 Haziran’dan itibaren yürürlüğe giriyor.

Federal Meclis ve Eyaletler Meclisi’nde onaylanan yasa, Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in imzasından 3 ay sonra yasa yürürlüğe girecek.

Yanardağ: "Siyasal İslamcıların demokrasi getirdiği nerede görülmüş?" Yanardağ: "Siyasal İslamcıların demokrasi getirdiği nerede görülmüş?"

Çifte vatandaşlık için belirli şartların ve kriterlerin yerine getirilmesi gerekiyor. Şu şekilde:

Vatandaşlık için gerekli yasal ikamet süresi sekiz yıldan beş yıla indirildi. Bu süre, özel uyum başarısı gösteren kişiler için üç yıla indirilebilecek. Bunlar C1 seviyesinde Almanca diline hakim olanlar, gönüllü çalışmalara katılanlar, okulda veya işte üstün başarılar gösterenler olarak sayılabilir.

Yabancıların Almanya’da doğan çocukları, anne ya da babadan en az birinin asgari beş yıldır yasal bir biçimde Almanya’da yaşıyor olması halinde herhangi başka bir şart aranmadan doğrudan Alman vatandaşı olabilecek. Çocuklar, anne-babanın vatandaşlığına da süresiz sahip olacak.

Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlerin kendilerinin ve bakmakla yükümlü oldukları kişilerin geçimini devlet yardımı almaksızın sağlayabilmeleri gerekiyor. 30 Haziran 1974 yılından önce Batı Almanya’ya ‘misafir işçi’ olarak gelenlerde bu şart aranmayacak.

B1 seviyesinde Almanca bilmek ve Vatandaşlık Testini başarmak da yine şartlar arasında. 30 Haziran 1974’den önce gelenler için bazı kolaylıklar söz konusu. A1 seviyesinde Almanca dil bilgisine sahip olmaları yeterli olacak. Vatandaşlık Testi yapmalarına da gerek yok.

Adli sicil kaydının temiz olma şartı da yeni düzenlemede geçerli. Kişinin 90 günden fazla mahkumiyet alınmamış olması, Yahudi karşıtı, ırkçı, cinsiyet ve cinsel düşmanlık içeren tutumların ve insanlık dışı davranışların ve eylemlerin içinde olmaması.

Daha önce de vatandaşlığa geçişte talep edilen Alman Anayasasına bağlılık prensibi yeni yasada da “Yahudi düşmanı, ırkçı, cinsiyete ya da cinsel eğilime karşı tavırlar ve insanlığa aykırı davranışların insan onurunu güvence altına alan maddesi ile bağdaşmayacağı” vurgulanıyor. (Kaynak: Barış Öneş, Hamburg Eyalet Parlamentosu SPD Milletvekili)