Sayıları giderek azalan sağ kalan Hiroşima kurbanlarından. Ancak 92 yaşındaki Setsuko Thurlow, küresel düzeyde nükleer silahlara harcanan paranın önemli oranda arttığı bir dönemde, nükleer silahsızlanmanın güçlü bir şekilde insanların aklında kalmasında kararlı.
BBC'de yayımlanan Outlook programına katılan Setsuko, bombanın düştüğü anı hatırlıyor;
“Parlamayı gördüm. Ne olabileceğini düşünecek zamanım yoktu çünkü bedenim derhal havaya kalktı. Vücudum havada süzülüyordu, sonra da bilincimi kaybettim."
6 Ağustos 1945'te, yerel saatle 08:16'da ABD 'Küçük Çocuk' lakaplı bombasını Hiroşima kentinin üzerinde patlattı. Savaşta kullanılan ilk atom bombasıydı.
Kör edici bir ışık ve ateş topunun ardından kulakları sağır eden bir patlama sesi duyuldu ve kent atom tozuyla kaplanıp, karardı.
"Bilincim geri geldiğinde, kendimi tam bir karanlığın, sessizliğin içinde buldum."
Büyüyen nükleer cephanelikler
Setsuko yaşamının büyük bölümünü, nükleer silahlara karşı kampanyalarla geçirdi.
Nükleer Silahların Yasaklanması için Uluslararası Kampanya (ICAN) kuruluşunun önde gelen bir üyesi.
ICAN'ın verileri, kurumun son raporunun kapsadığı beş yıl içinde nükleer silahlara harcamanın 23,2 milyar dolar, bir başka deyişle %34 arttığını gösteriyor.
ICAN şu anda nükleer silahlara sahip 9 ülke olduğunu söylüyor: Rusya, ABD, Çin, Fransa, İngiltere, Pakistan, Hindistan, İsrail ve Kuzey Kore. İsrail'in nükleer silahları olduğu sanılıyor. Ancak İsrail hükümeti bu konuda resmen bir belirsizlik politikası uyguluyor.
ICAN'ın raporunda 2023'te nükleer silahlara sahip ülkelerin, nükleer envanterlerine saniyede 2.938 dolar harcadıkları belirtiliyor. Bu, bir önceki yıla kıyasla %13,4'lük artış anlamına geliyor.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstütüsü (SIPRI) de nükleer silahlara sahip dokuz ülkenin de nükleer envanterlerini modernize etmeyi sürdürdüğünü söylüyor.
Dev boyutlarda yıkım
ABD güçleri, Setsuko'nun çok sayıda arkadaşını öldüren bombayı paraşütle attı ve yerin 600 metre üzerinde infilak etti.
Kaç kişinin öldüğüne dair net bir bilgi yok. Ancak büyük patlamanın 60 ila 80 bin kişiyi anında öldürdüğü tahmin ediliyor.
Satsuko "Vücudumu hareket ettirmeye çalıştım ama başaramadım. Birden sırtıma ellerin dokunduğunu hissettim ve bir erkek sesi 'Vazgeçme. Hareket etmeye devam et' dedi" diye konuşuyor.
Söz konusu erkeği göremedi ama karanlıkta yolunu bulabilmek için talimatlarını dinledi. Sınıf arkadaşlarının belli belirsiz seslerini duyabiliyordu:
"Tanrım bana yardım et, anne yardım et"
"Bina yanmaya başlıyordu. Aynı odada geride kalan herkes yandı. Hepsi yanarak öldü."
‘Hayalete benziyorlardı’
Odadaki 30 kız çocuğu Japon Ordusu için çalışıyorlardı. Matematik kabiliyetleriyle Japon Ordusu'nda şifre kırıcı olarak çalışmaları için seçilen sınıf arkadaşlarıydı.
Sadece Setsuko ve iki kişi daha sağ çıktı ama cehennemden fırlamış sahnelerle karşılaştılar.
"İnsan olmaları gerekenleri görüyordum ama insana benzemiyorlardı. Bana hayalet gibi gözüktüler çünkü saçları havaya kalkmıştı. Derileri ve etleri kemiklerin üzerinde asılı kalmıştı. Yanmış derileri eriyordu ve bazı uzuvları yoktu."
İzleyen ay ve yıllarda çok sayıda insan radyasyonun uzun vadeli etkileri nedeniyle öldü. Nihai bilançonun 135 bin ölü dolayında olduğu hesaplanıyor.
Nagasaki
9 Ağustos1945'te , ABD Japonya'ya ikinci bir nükleer bomba attı. Hedef Nagasaki kentiydi ve tahminlere göre burada da 50 bin dolayında kişi öldü.
İlk iş günü
Kısa bir eğitimden sonra, kızlar 6 Ağustos'ta resmen işe başlatılmıştı.
Sabah tam 8'de kent merkezine 1,5 kilometre uzaklıktaki ahşap bir binaya girdiler. Bina bir askeri karargahtı.
Tanıtım konuşması biter bitmez, Setsuko bombanın saçtığı ışığın afallatıcı etkisini duydu.
Setsuko, annesi ve babası hayatta kaldı. Ancak kız kardeşi ve yeğeni korkunç yaralar aldı ve öldüler.
"Etrafımdaki iyi insanların hepsi bu kadar korkunç bir şekilde ölürken, ben neden hayatta kaldım?" diye soruyor.
Japonya, ilk atom bombasının patlamasından 27 gün sonra teslim oldu.
Savaş sonrası
Setsuko, savaştan sonra değişen Japonya'da çalışan uluslararası Hristiyan gruplarıyla tanıştı. Sosyal çalışmalar yaparken, daha sonra eşi olacak genç Kanadalı Jim Thurlow ile tanıştı.
1954'te 20'lı yaşlarının başındayken ABD'nin Virginia eyaletinde sosyoloji okuması için bir teklif aldı.
Ancak orada bir gazeteye verdiği röportaj yaşamını farklı bir noktaya taşıdı.
Uzun bir kampanyanın başlangıcı
ABD, 1952'de Setsuko'nun Hiroşima'dayken deneyimlediği bombadan bin kat daha yıkıcı güce sahip olan dünyanın ilk hidrojen bombasını denemişti.
Virginia basını, nükleer savaşı bizzat yaşayan biriyle söyleşi yapmak istemişti.
Gazeteye röportajında "Artık yeter" demişti. "Hiroşima ve Nagasaki asla yaşanmamalı". Bu tür saldırıların tekrar yaşanabileceğine dair dünyaya yaptığı bir uyarıydı.
ABD'nin nükleer politikasını eleştirdi. Bunu hemen tehditler ve nefret mektupları izledi. Setsuko travma geçirmiş ve korkmuştu.
‘Boşuna olmasın'
"Konuşmamız pek teşvik edilmiyordu ama dünyaya konuşmamız gerektiğini hissettim. Ahlaki zorunluluğumuzdu...
“Tekrar yaşanmasına izin vermemeye ve sevdiklerimizin boşuna ölmediklerine emin olmaya yemin ettik."
Setsuko o günden bu yana dünyayı dolaşıp, hikayesini anlattı ve insanları nükleer silahların yarattığı korkunç hasar konusunda uyardı.
Amerikan Bilim insanları Federasyonu'na göre küresel nükleer silah stoku 1980'lı yıllarda 70 bini üzerine çıkarak rekor kırdı.
1980'lerin sonunda silahsızlanma görüşmeleri başladı ve dünya genelinde saklanan nükleer silah sayısında önemli bir azalma oldu. Ancak bu eğilim şimdi tersine döndü.
Nobel ödülü
Ancak, nükleer silahsızlanma kampanyası biraz olsun başarı kazanmaya devam ediyor.
7 Temmuz 2017'de 122 ülke Nükleer Silahlanmanın Yasaklanması Anlaşması'nın kabulü yönünde oy kullandı. Anlaşmayı imzalamayı reddeden ülkeler arasında nükleer silahlara sahip ülkeler de vardı.
Yıl sonunda ICAN'a Nobel Barış Ödülü verildi. Setsuko, ödülü alması için Oslo'ya davet edildi.
"Çok mutluydum. O hissi anlatamam. Müteşekkirlik, heyecan ve mutluluğun bir karışımıydı."
O anda aklı geriye doğru gitti.
"İlk düşündüğüm bütün sınıf arkadaşlarımdı. Hayatını kaybeden sevdiklerimdi."
Setsuko güvenli bir dünyaya ulaşmak için daha çok çaba harcanması gerektiğine inanıyor.
"Hepimiz, içinde yaşadığımız çirkin gerçekliğe karşı tepki göstermeliyiz. Erimek, kömürleşmek ya da buharlaşmak istemiyoruz. Ben bunları kendi gözlerimle gördüm."