Çok sayıda gazeteci, siyasetçi, sanatçı ve STK mensubu kişi Başlangıç'ın ölümü sonrası başsağlığı mesajı yayınladı. Peki 2017 yılında Almanya'ya gelen Celal Başlangıç'ın sürgün gerekçesini biliyor musunuz?
Gazeteci yazar Celal Başlangıç sürgün edilişini ve gerekçelerini 2018 yılında kendi kurduğu Artı Gerçek kanalında anlattı.
İşte kendi ağzından Başlangıç'ın sürgün öyküsünün bir bölümüne yer veriyoruz..
ARTI GERÇEK'İN DOĞUŞU
"Şimdi biz aslında 2016 yılında bir yayın projesi üzerinde çalışmaya başlamıştık, farklı bir yayın politikası izlemek istiyorduk.
Türkiye'de bir günlük gazete çıkarmak, bir internet sitesi kurmak gibi amaçlarımız vardı.
Fakat biz proje üzerinde çalışırken 15 Temmuz darbesi oldu, arkasından olağanüstü hal ilan edildi.
Var olan gazeteler televizyonlar da kapatılmaya başlandı.
Ve Türkiye'deki basının özgürlük halinin çok fazla bir alanı yoktu.
Giderek daha da daralmaya başladı.
Hangi gün evimiz basılacak, gece polis bizi ne zaman götürecek.
POLİS NE ZAMAN EVİ BASACAK DİYE DÜŞÜNÜRDÜK
Çalıştığımız gazeteler, kurumlar ne zaman kapatılacak diye.
Sürekli akşama kadar gazetelerin, televizyonların, çalıştığımız internet isterlerinin ne zaman kapatılacağını beklemeye başladık.
Akşamdan sabaha kadar da polis ne zaman evi basacak diye oturup, durup evde öyle beklentiye girmeye başlamıştık.
Bu arada da dayanışma amacı ile Özgür Gündem'in Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliğini bir günlüğüne yaptığım için benim gibi 60 gazeteciye 10 yıldan fazla hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.
Artık baktık ki Türkiye'de bu yayıncılığı yapma fırsatı kalmadı.
Yani giderek bu bizim gazetecilik yapmamızın ötesinde Türkiye halklarının haber alma hakkının, Türkiye halklarının gerçekleri öğrenme hakkının ortadan kaldırılmasına doğru işleyen bir süreçti.
Zaten medya var.. Olan medyayı AKP ele geçirdi yani bu zaman kadar Türkiye'de hiçbir iktidarın yapmadığı bir şeyi yaptı.
Ve işte birbirine benzeyen 20-30 tane gazete, birbirine benzeyen 15-20 tane haber televizyonu çıktı ortaya.
ÖZGÜR YAYINCILIK YAPMA HAKKI YANDAŞLARA!
Bütün televizyonların sahip yeni yandaş müteahhitlere, yandaş iş adamlarına aldırttı.
Böylece gerçek basın sermayesi tüm üye piyasadan çekilmiş olduğu artık yani özgür bir yayıncılık yapma hakkı yoktu yani insanlara.
Biz de sansürden ve otosansürden uzak bir yayıncılık yapmak için bu işlere girdik
Hollanda da bulunan Artı Medya Vakfı destek verdi.
O vakfın desteğiyle, Köln'de bir internet sitesi, bir de televizyon kurduk ki en azından Türkiye halklarına gerçekleri iletebiliriz diye.