CEZAEVİ DOKTORU VE AVUKATIN İDDİASI: MAHKUMLARA 'İŞKENCE' EDİLDİ
Augsburger Allgemeine ve BR'in haberine göre, Gablingen Cezaevi'nde iki müvekkilinin kötü koşullarda ve tek kişilik hücrelerde haksız yere tutulduğunu belirten bir avukatın 'işkence' iddiasına, cezaevinin eski doktoru Katharina Baur da destek verdi.
Doktorun ifadeleri ile avukatın iddiaları örtüşüyor. Her ikisi de Gablingen Cezaevi ile ilgili “işkence” ifadesini kullanıyor.
Augsburg Savcılığı tarafından cezaevi yönetimi aleyhine 'görevi kötüye kullanmak ve yaralamak suçu' nedeni ile soruşturma başlattığı öğrenildi.
İsmi açıklanmayan avukat ciddi suçlamalarda bulunuyor. İddialar, iki müvekkilinin "Özel güvenlikli hücrelerde" hapsedildiği yönünde. Normalde bu hücrelerde yalnızca intihar eğilimli veya psikolojik olarak hasta olan mahkumlar tutuluyor.
ÇIPLAK ŞEKİLDE TEK KİŞİLİK ÖZEL HÜCREDE TUTULDULAR
İki müvekkilinin bu tanıma uymamasına rağmen çıplak bir şekilde tek kişilik özel hücrelerde kaldıklarını belirten avukat, yatak bile verilmeyen müvekillerinin beton zeminde yatmak zorunda kaldıklarını açıkladı.
24 SAAT KARANLIK MI?
Habere göre iki mahkuma sıcak yemek verilmemiş, sadece bir dilim ekmek ve birkaç dilim salam verilmiş. Hücrelerde ışık ise 24 saat boyunca kapalı tutulmuş. Avukat, "Bu bir işkence, bu şekilde dinlenmeleri imkansız. Müvekkillerim sabah mı, öğle mi, akşam mı olduğunu bile bilemiyorlardı," diye belirtiyor.
GABLINGEN CEZAEVİ YÖNETİMİNE AĞIR SUÇLAMA
Eski bir hapishane doktoru, cezaevindeki koşulları, umutsuz mahkumları ve korku ortamını anlattı. Bir avukat gibi o da işkence yöntemlerinden bahsediyor. Katharina Baur, Schwaben bölgesindeki Augsburg’a bağlı Gablingen’deki cezaevinde doktor olarak geçirdiği günleri anlattı. Doktor kadın özellikle de “Özel Güvenlikli Hücreler” olarak adlandırılan hücrelerde yaptığı muayenelerden bahsediyor. Bu hücrelere mahkumlar, ancak intihar girişiminde bulunduklarında veya personeli tehdit ettiklerinde ceza olarak konulmaktadır.
Normalde bu hücrelerde uyumak için en azından bir yatak bulunuyor. Bunun dışında başka bir eşya olmuyor ve mahkumlara kağıt iç çamaşırı veriliyor. Ancak Katharina Baur, Gablingen’deki hücreleri gördüğünde şaşırmış. Baur, BR'e yaptığı açıklamada “Hücrelerin %80’inde mahkumlar tamamen çıplak ve yataksızdı” dedi. Baur, kısa süre sonra mahkumlara yönelik bu muameleyi belgelendirmeye başlamış.
“HÜCRELERDEKİ ERKEK MAHKUMLAR DIŞARI ÇIKMAK İÇİN BAĞIRIYORDU”
Konuyla ilgili gazeteye açıklamada bulunan Baur’un aklında özellikle bir olay kalmış. Görünüşe göre intihar tehlikesi nedeniyle hücreye konulan bir mahkum vardı. Ancak Baur, bu durumu destekleyen bir kanıt bulamamış. Ertesi günkü diğer cezaevi doktoru da bir kanıt bulamamış. Bir sonraki gün gelen psikiyatrist de bir işaret bulamamış. Ancak adam, bir gün sonra da hücrede kalmaya devam etmiş.
Normalde, bir mahkumun bu hücrelerde en fazla üç gün kalması gerektiğini belirten Baur, Gablingen’de bazı mahkumların iki ila üç hafta boyunca hücrede tutulduğunu söylüyor. “Erkek mahkumlar, dışarı çıkmak istediklerini bağırıyordu. Ancak elimden bir şey gelmiyordu.” Baur ayrıca, mahkumların temizlik ihtiyaçlarını da karşılayamadıklarını ekliyor. “Bu hücrelerde tuvalet kağıdına hiç rastlamadım” diye belirtiyor.
RUHSAL HASTALIKLARI OLAN MAHKUMLARIN ÇEKTİĞİ ACIYI ANLATIYOR
Baur’a göre hücreler sürekli karanlık kalıyormuş. “Mahkumlar her türlü zaman hissini kaybetmişti; gündüz mü, gece mi olduklarını bilemiyorlardı.” Ruhsal hastalığı olan bir mahkum, bu durumu artık kaldıramadığı için hızla hücre duvarlarına vurmaya başlamış. Birkaç hafta sonra aynı şey başka bir mahkumun başına gelmiş. Ayrıca, mahkumların beton zeminde yatmaları nedeniyle vücutlarında morluklar oluşmuş. Habere göre, “Birçok kişi, yapılanların adaletsiz olduğunu görüyor; ancak kimse bir şey söylemeye cesaret edemiyor”
OLAYIN BAKANLIK TARAFINDAN BİLİNDİĞİ İDDİASI
Bir keresinde, müdür yardımcısının, ikinci cezaevi doktorunun muayene saatini izlemek istediğini belirten Baur, meslektaşının bunu reddettiğini ve doktor gizliliğine vurgu yaptığını söylüyor. “Ancak müdür yardımcısı, ‘Ben yetkiliyim ve bunu yapabilirim’ demiş.” Meslektaşı bu durumu Adalet Bakanlığı’na bildirmiş. Ancak olay, mahkumun kendisinin olayı bildirmesi gerektiği gerekçesiyle kapatılmış.
Baur, işkence iddiaları üzerine kurulan komisyonu bizzat bilgilendirdiğini ve komisyonun Gablingen’de cezaevini ziyaret ettiğini söylüyor. Ancak “Komisyon, giriş kapısında oyalandı, ta ki her şey örtbas edilene kadar. Sonra içeri alındı,” diyor. Matras ve kağıt iç çamaşırları her zaman hücrelerin önünde hazır tutulmuş, böylece denetim sırasında hızla içeri konabilmiş.