ALMANYA

Almanya, bugün erken genel seçimler için sandık başında

Seçimler, sadece ülkenin geleceğini değil, aynı zamanda Avrupa’daki siyasi dengeleri de belirleyecek.

Kamuoyu yoklamaları, muhafazakâr CDU/CSU’nun birinci parti olarak çıkacağını gösterirken, aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) federal düzeyde ikinci sıraya yerleşme ihtimali ülkede büyük endişe yaratıyor.

Göçmenler ve demokratik kesimler için kritik seçim

Toplam 61,2 milyon seçmenin bulunduğu Almanya’da, yaklaşık 7,1 milyon göçmen kökenli seçmen de oy kullanma hakkına sahip. Bunların 1 milyona yakını Türkiye kökenli. Göçmen topluluklarının sandığa gitmesi, özellikle aşırı sağın güçlenmesini engellemek açısından büyük önem taşıyor.

AfD, göçmen karşıtı ve ırkçı söylemleriyle bilinirken, CDU/CSU ise çifte vatandaşlık hakkını kaldırmayı vaat ederek muhafazakâr seçmeni konsolide etmeye çalışıyor. SPD, Yeşiller ve sol partiler ise sosyal politikaları güçlendirme ve çok kültürlü Almanya’yı koruma mesajlarıyla seçmen karşısına çıkıyor.

Federal Meclis İçin 4.506 Aday Yarışıyor

Federal Yüksek Seçim Kurulu verilerine göre, 630 sandalyeli Federal Meclis'e girebilmek için 4.506 aday yarışıyor. Bu adayların 1.422’si kadın.

Seçimlerde 53 Türkiye kökenli aday bulunuyor. Göçmen kökenli seçmenlerin oyları, özellikle SPD, Yeşiller ve Sol Parti’nin oy oranlarında belirleyici olacak.

Seçime katılan partilerin başbakan adayları şu isimler:

Sosyal Demokrat Parti (SPD) – Olaf Scholz

Hristiyan Demokrat Birliği (CDU/CSU) Friedrich Merz

Yeşiller (Grüne) – Robert Habeck

Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) – Alice Weidel

Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) – Sahra Wagenknecht

Bu seçimde ilk kez beş farklı başbakan adayı yarışıyor ve seçim sonuçları, yeni bir hükümetin kurulmasını oldukça zorlaştıracak gibi görünüyor. Aşırı Sağın Yükselişi Endişe Yaratıyor Son yıllarda Avrupa genelinde aşırı sağın yükselişi dikkat çekiyor. Almanya’da da AfD’nin güçlenmesi, hem demokratik kesimleri hem de göçmen topluluklarını tedirgin ediyor.

AfD’nin seçimlerden güçlü çıkması halinde göç politikalarının sertleşmesi, sosyal yardımların kısıtlanması ve çok kültürlü toplumsal yapının tehdit altına girmesi bekleniyor. SPD, Yeşiller ve Sol Parti seçmenlerine çağrıda bulunarak, “Aşırı sağın yükselişini durdurmak için herkes sandığa gitmeli” mesajı verdi. SPD lideri Olaf Scholz, “AfD’nin yükselmesine izin vermemek için demokratik güçlerin birleşmesi gerekiyor” dedi. Yeşillerin başbakan adayı Robert Habeck ise “Demokrasi sandıkta korunur, bu yüzden herkes oy kullanmalı” çağrısında bulundu.

Seçmenlere Çağrı: Aşırı Sağa Karşı Sandığa Git!

Almanya’daki seçim sistemi, katılım oranının düşük olduğu bölgelerde aşırı sağın avantaj elde etmesine neden olabiliyor. Bu nedenle özellikle göçmen kökenlilerin, gençlerin ve demokratik değerlere inanan seçmenlerin oy kullanması büyük önem taşıyor.

Bugün sandığa gitmek, sadece bir oy kullanmak değil, Almanya’nın geleceğine sahip çıkmak anlamına geliyor. AfD’nin güç kazanmasını engellemek ve demokratik bir Almanya için herkesin sandık başına gitmesi gerekiyor.