Elon Musk ile AfD Eş Başkanı ve başbakan adayı Alice Weidel, 1 saat süren sohbetlerinde sürekli Almanya’yı eleştirdiler.
İkili, canlı yayında Almanya’nın politikaları, enerji kaynakları ve ekonomik zorlukları üzerine sohbet gerçekleştirdi.
Musk ve Weidel’in yaklaşık bir saat süren canlı yayınını 200 bin kişi takip etti. Ancak anonim izleyicilerle birlikte bu sayının daha fazla olduğu belirtiliyor.
Konuşmasında AfD’ye desteğini canlı yayında da yineleyen Musk, “ABD halkı 5 Kasım’da değişim istedi. Almanya halkının da aynısını yapmasını öneriyorum. Şu anki durumdan memnun değilseniz, değişim için oy kullanın. Bu yüzden de AfD’ye oy verilmesini şiddetle tavsiye ediyorum. Eğer AfD dışında bir yol izlenirse, Almanya için işler çok daha kötüye gidecek. Bence Almanya’yı sadece AfD kurtarabilir. Bunda açık olalım. Nokta” derken, Weidel’i ‘çok makul bir insan’ olarak nitelendirdi.
ALMAN MEDYASINDA MUSK- WEIDEL CANLI YAYINI ELEŞTİRİLDİ
Alman medyasında, Musk ile Weidel’in canlı yayında yaptıkları sohbet eleştiri konusu oldu.
Focus dergisinin haberinde, ‘Bolca kahkaha, çözüm yok, biraz Hitler’ başlığı kullanılarak, canlı sohbetin bir röportaj ve gazeteci ile politikacı arasında geçen bir konuşma olmadığı belirtildi.
Haberde, sohbetin, ortak hedefi olan 2 kişi arasındaki bir görüşmeden ibaret olduğu, amacın da AfD’yi seçim kampanyasında desteklemek olduğu ifade edildi.
STERN: İŞTE 5 BÜYÜK YALAN
Stern dergisinin ‘Elon Musk’ın Alice Weidel ile sohbetindeki en büyük 5 yalan’ başlığını taşıyan haberinde de sohbette, yanlış ifadelerin kullanıldığı belirtildi.
Haberde, “Almanya nükleer enerjiden aşamalı olarak vazgeçen tek ülke”, “Almanya tüm OECD ülkeleri arasında en yüksek vergilere sahip ülke”, “Gençler daha iyi bir eğitim sistemi için AfD’ye oy veriyor”, “Hitler bir komünistti”, “Bill Gates koronavirüs pandemisi sırasında kendi mRNA aşısını satmaya çalıştı” ifadelerinin tümünün yalan olduğu vurgulandı.
Berliner Morgenpost, “X’te Musk ve Weidel: Hitler karşılaştırması itirazsız kalıyor” şeklinde yazan Berliner Morgenpost, ikili arasındaki sohbetin karşılıklı hayranlık üzerine kurulu olduğunu kaydetti.
Welt gazetesi de Weidel’in Adolf Hitler hakkında söylediği “O komünist, sosyalist bir tipti” ifadesini manşete taşıyarak bunu eleştirdi.
Spiegel ise, Elon Musk ile AfD lideri Alice Weidel’in X platformunda gerçekleştirdiği konuşmanın gerçekten yasadışı bir parti bağışı sayılıp sayılamayacağı, çeşitli yasal ve olgusal unsurlara bağlıdır ifadelerine yer verdi.
İşte bu bağlamda dikkate alınması gereken temel noktalar başlığı altında 4 noktayı sıraladı:
1. Parti Bağışının Tanımı
Parti bağışı, bir partiye yapılan mali veya maddi katkıdır. Alman Siyasi Partiler Kanunu’nun (§ 25 PartG) tanımına göre, bir partinin elde ettiği parasal değer taşıyan hizmetler veya ücretsiz avantajlar da bağış olarak kabul edilir. Buna, partiye piyasa koşullarında ödeme yapılmaksızın sağlanan hizmet veya ayni yardımlar da dahildir.
2. Konuşmanın Önemi
Eğer konuşma, X gibi halka açık bir platformda gerçekleşmiş ve AfD için doğrudan parasal bir avantaj sağlandığı kanıtlanamazsa, bunun bir bağış olarak değerlendirilmesi zor olabilir. Ancak, bu tür bir konuşma, özellikle parti veya temsilcilerinin tanıtımını amaçlayan bir destek olarak algılanıyorsa, ücretsiz bir hizmet veya reklam faaliyeti olarak yorumlanabilir.
3. Yasadışı Parti Bağışları
Alman yasalarına göre (§ 25 Abs. 2 PartG), AB dışından partilere yapılan bağışlar yasaktır, ancak bağışta bulunan kişi bir AB vatandaşı ise bu durum farklıdır. Eğer Elon Musk, bir ABD vatandaşı olarak, bu konuşma yoluyla AfD’ye parasal bir avantaj sağlamışsa, bu durum yasadışı bir parti bağışı olarak değerlendirilebilir.
4. Kanıt Gerekliliği
Bir yasadışı bağışın kanıtlanabilmesi için şu unsurların ortaya konulması gerekir:
- Konuşmanın AfD için açık bir avantaj sağladığı.
- Bu avantajın parasal veya tanıtım açısından ölçülebilir olduğu.
- Musk’ın bu desteği bilinçli bir şekilde sağladığı.