ABD'de 5 Kasım'da yapılacak başkanlık seçimleri için geri sayım sürerken, Demokrat aday Harris ile Cumhuriyetçi aday Trump, ABC News kanalında yayımlanan ve yaklaşık 1,5 saat süren canlı yayın tartışma programında kozlarını paylaştı.

Canlı yayının başında el sıkışan iki aday, zaman zaman hararetli geçen tartışma boyunca birbirinden farklı politika önerilerini sıralarken özellikle ekonomiye, kürtaj ve sınır güvenliği konularında ciddi şekilde birbirinden farklılaştı.

Putin: "Halep'e 350 muhalif savaşçı girdi, 30 bin hükümet askeri geri çekildi" Putin: "Halep'e 350 muhalif savaşçı girdi, 30 bin hükümet askeri geri çekildi"

Programın başında ağırlıklı olarak Amerikan ekonomisini konuşan iki isim, kendi dönemlerinde ekonomiyi toparladıklarını ancak diğer yönetimin ülke ekonomisini bozduğunu savundu.

Kendisinin orta sınıf bir aileden geldiğini anlatan Harris, daha önce açıkladığı ekonomi programının ayrıntılarını bir kez daha dile getirdi.

Yeni kurulan şirketler için vergi indirimini 5 bin dolardan 50 bin dolara çıkarmayı planladığını kaydeden Harris, çocukları olan aileler için 6 bin dolara kadar vergi indirimi getireceğini belirtti.

Özellikle küçük işletmeler için ciddi teşvik ve vergi indirimleri üzerinde çalıştıklarını anlatan Harris, mevcut küçük işletmelerin büyümesine de yardımcı olmayı hedeflediğini, genişlemek isteyen küçük işletmelere düşük faizli veya faizsiz krediler sağlayacaklarını söyledi.

Trump ise kendi döneminde ABD tarihinin en iyi ekonomisini yarattıklarını ve bunu Biden-Harris ikilisinin kısa sürede bozduğunu savunarak, son 2 yıldır halkın büyük bölümünün enflasyonla mücadele etmek zorunda kaldığını belirtti.

Kendi döneminde Çin'e koyduğu gümrük vergileriyle yüz milyarlarca doların ABD'ye dönmesini sağladığını anlatan Trump, Biden'ın işbaşına gelince ilk iş olarak bu gümrük vergilerini kaldırdığını savundu.

Trump'a cevap veren Harris, "Donald Trump bize Büyük Depresyon'dan bu yana en kötü işsizliği bıraktı. Donald Trump bize son yüzyıldaki en kötü kamu sağlığı epidemisini bıraktı" diye konuştu.

Harris'e karşılık veren Trump ise bunun doğru olmadığını, kendi döneminde ekonominin ve istihdamın oldukça iyi verilere sahip olduğunu ifade etti ve Covid-19 salgını döneminde de iyi iş çıkardıklarını savundu.

Trump'a "2025 Projesi" adlı Cumhuriyetçi bir grubun hazırladığı raporu hatırlatan Harris, raporda yazılan maddelerin ABD'ye büyük zararlar verebilecek potansiyele sahip olduğunu savunurken Trump ise söz konusu grupla bir ilişkisinin olmadığını ileri sürdü.

Trump, konuşmasının bir yerinde, "O bir Marksist, bunu herkes biliyor. Babası, Marksist bir profesördü, kızına iyi öğretmiş" diye konuştu.

Tartışmanın en hararetli bölümlerinden biri olan kürtaj konusunda Harris ile Trump, birbirlerine zıt görüşlerini ortaya koyarak kendi seçmenlerine mesaj verdi.

Trump'ın kadınların kürtaj hakkını onların elinden almaya çalıştığını ve buna hakkı olmadığını vurgulayan Harris, başkan olması halinde bu konuda net adımlar atacağı mesajını verdi.

6. haftadan sonra kürtajın yasak olması gerektiğini savunan Trump, bu konuda daha önce yaptığı açıklamaları yineledi ve kürtaj konusundaki kararların federal düzeyde değil, eyaletler düzeyinde alınması gerektiğini belirtti.

ABD'de Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasındaki ana tartışma konularından biri olan sınır güvenliği konusunda da ciddi tartışma yaşayan iki aday, birbirlerinden oldukça farklı perspektifleri ortaya koydu.

Biden yönetiminin farklı ülkelerden gelen yasadışı göçmenleri sınırdan kolayca içeri aldığını ve bu kişilerin çoğunun suçlu olduğunu savunan Trump, Ohio eyaletinin Springfield bölgesinde bazı kaçak göçmenlerin bölge sakinlerinin evcil hayvanlarını yediği iddiasını sahneye taşıdı.

Sunucunun, söz konusu iddianın yetkililerce yalanlandığını hatırlatması üzerine iddiasını yineleyen Trump, "Springfield'da köpekleri yiyorlar. Oraya gelen insanlar (yasa dışı göçmenler) orada yaşayan sakinlerin evcil hayvanlarını yiyorlar" dedi.

Sınır güvenliği konusunda Biden-Harris ikilisini suçlayan Trump, Biden yönetiminin 3,5 yıldır görevde olduğunu ve Harris'in bu akşam sıraladığı maddeleri neden bu süre içinde yapmadığını sordu.

Programın dış politika bölümünde ağırlıklı olarak Rusya-Ukrayna savaşı tartışılırken Gazze'deki son durum ve Ortadoğu'ya ilişkin de adaylar görüşlerini paylaştı.

Ukrayna savaşından dolayı Biden yönetimini suçlayan Trump, Harris'in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile savaştan 3 gün önce müzakere yaptığını ancak bunda başarısız olduğunu iddia etti.

Trump'ın iddiasını yalanlayan Harris ise Putin'le müzakere görüşmesi yapmadığını, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski ile ise defalarca görüştüğünü anlattı.

Başkan seçilmesi halinde Ukrayna'daki savaşı 24 saat içinde bitirebileceğini savunan Trump, "Savaşın bitmesini ve milyonlarca insanın ölmemesini istiyorum. Biden'ın Putin'le nasıl konuşulacağı hakkında hiçbir fikri yok. Bu savaşı nasıl durduracağı hakkında da bir fikri yok. Ben daha başkan olmadan bu anlaşmayı sağlayacağım" şeklinde konuştu.

Ukrayna'daki durumun asıl muhatabının Avrupa olduğunu ve bu ülkelerin NATO ittifakı içinde daha fazla ödeme yapması gerektiğini dile getiren Trump, "Biden ile Harris, Avrupa'dan benim NATO'da yaptığım gibi isteme (katkı payını artırma) cesaretine sahip değilsiniz" dedi.

Trump, Biden yönetiminin Ukrayna'dan dolayı Rusya'ya yüklendiğini ancak yine Biden'ın Rusya ile Almanya arasındaki Kuzey Akım 2 boru hattına onay verip ABD'deki XL boru hattını ise kapattığını söyledi.

Harris ise ABD olarak "Rusya'nın işgali karşısında" demokrasi ve uluslararası hukuku savunmaları gerektiğini ifade ederek Ukrayna'ya güçlü destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.

Canlı yayının kapanış konuşmaları bölümünde Harris, ülke olarak ileriye bakmaları gereken bir zamanda olduklarını ve Trump'ın ülkeyi geriye götüreceğini savunurken, Trump ise 3,5 yıldır iktidarda olan Harris'in Biden politikalarını tekrar edeceğini ve şimdiye kadar yönetiminin bir şey yapmadığını savundu.