14 Şubat Sevgililer Günü'nü Kutlarken...

Kimine göre, 3. yüzyılda yaşamış olan, Roma imparatoru 2. Claudius'un her erkeğin asker olması için evliliği yasaklamasına rağmen, papaz olan Valentinus'un, Claudius'un yasağına rağmen, gizlice çiftleri evlendirmeye devam ettiği için, imparatorun emriyle milattan sonra, 270 yılının 14 şubat günü öldürülmesinden sonra, onun anısına bugün sevgililer günü olmuştur.

Fransa ve İngiltere'de ise, 14 şubat geleneksel olarak kuşların çiftleşme günü olarak bilinmektedir. Kimine göre ise, 14 şubat bir Pazarlama stratejisidir. Kapitalizm, insanların sevgisini gösterebilmeleri için, alınacak hediyeler, işlenecek romantik komedileri, çıkılacak tatilleri ve tabii bunları yapabilmeniz içinde parayı şart koşar.

Bu ise topyekün bir saldırıdır. En büyük kapitalistten, en küçük orta sınıfa kadar

( çiçekci, parfümcü ) bu pastadan paylarını alabilmek için çırpınır.

Kimine göre ise, bize hergün sevgililer günüdür. Çok aşığım, ne gerek var sevgiyi öyle bir güne şıkıştırmaya dese de; Sevgililer gününde çok sayıda evlenme tekliflerinin de gerçekleştiği gündür. Sevgililer gününde milyonlarca insan sevgililerine, veya eşlerine bugünün ruhu ile bütünleşen karşı tarafa sevgilerini anlatan hediyeler verir. Bu hediyelerin başında, çiçekler, çikolata, özel kartlar, parfümler vs. gelir. En çok tercih edilen renk ise, tutkuyu sembolize eden kırmızıdır.

Sevgili Okurlar; Bende bu konuda düşüncelerimi ve gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Gerek ülkemizde, gereksede dünya coğrafyasına baktığımızda, günümüzde hala bölgesel savaşların, acının, gözyaşının hakim olduğuna, kadınlara, çocuklara şiddetin hergeçen gün artığına, milyonlarca insanın açlıktan öldüğüne tanık olmaktayız. İnsanların birbirleriyle olan ilişkilerin çok yapay, yapmacık ve çıkarcı olduğunu görüyorum. İnsanların yüzlerindeki tebessümün hızla eksildigini, gözlerindeki ışıltının söndüğünü ve dillerindeki sevgi, dostluk, hoşgörü sözcüklerinin lügatlarından silindiğine tanık oluyorum. İnsanlar konuşurken yüzleri asık, ve donuk bir ifadeyle çok gergin konuşuyorlar. Gülen insanların sayısının hızla azaldığını, çıkar  ve menfaat ilişkilerinin ilişkilerimize hakim olduğunu üzülerek gözlemliyorum. Kapitalizmin ve sanayi toplumunun geldiği bu olumsuz nokta beni ciddi ciddi düşündürüyor. Bir yanda son dönemlerde yaşanan savaş psikolejisi, diğer yanda geçim derdi insanların sosyal ilişkilerini olumsuz etkiliyor. Ama herşeye rağmen, ilişkilerimizde dostluğu, sevgiyi, paylaşımı hakim kılabiliriz. Tıp'kı alttaki aldığımız güzel mesajlarda oldugu gibi;

- Sakın korkma . Ağlamak ayıp değildir. Tam tersi var olduğunu yaşadığını anlarsın ve gülmenin ne kadar güzel olduğunu

- Umut tükenmeyince elbet gün gelir, devran döner, herkes yaptıklarının bedelini öder.  

- Yaşamın kaynağı sevgiyse, sevgi bir tutku, tutku bir amaç. Amac bir şeyleri paylaşmaksa, paylaşmaksa dostluk. Dostluk hatırlamaksa hep aklımdasın.

 Hissedileni Yaşamaktır Sevgi

" Sevgi Emek, özveri, fedakarlık, paylaşımıir.. hissedileni yaşamaktır sevgi "

Sevgilerin gerçek anlamda yaşatılacağı eşit,hoşgörülü, mutlu, emeğe saygı duyulan, engelsiz günlere olan özlemle, başta çocuklarımın annesi olmak üzere tüm sevenlerin " Sevgililer Günü Kutlu Olsun "

Sizlere, Nazım Hikmet'in bir şiiriyle veda ediyor ve bir sevgililer gününde duygu ve düşüncelerimi yüksek sesle sizinle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyorum..