Zebani'nin cırtlak sesi

Sisli ve de puslu dağın,

Üstü mü, İçi mi , yoksa eteği mi?


Belirsiz hep gelecek..

Sadece uzayan yollar.


Sonu meçhul duraklar.

Belirsiz bilinmiyen yönler.


Geceye mi bir yolculuk ,

Yoksa yarınların gündüzüne mi belli olmayan.

xxx

Umutlar unutulmuş,

Sadece ‘’belkiler’’ var hesapta.


Belki dönüşü var yolun belki de yok.

Herşey hesapların ‘’nasıl?’’ bitmesine bağlı.


Uzun uzun çalan düdük,

Sanki mahşerin habercisi sur’un!,

Zebani'nin cırtlak sesi!.

xxx

Belkide Sen!

Benim çarpıldığım şeytanım!.


Sen göze aldığım herşeyimin günahı,

Sen bugün olmasa da mutlaka yarın

Gömüldüğüm Kerbelam'sın.

xxxx

Evet bir fısıltındır deli eder beni,

Bir fısıltın, rüzgarın uğuldamasına karışmış,


Bir fısıltın yüreğime gizemle ansızın dolan.

Beni gecenin bir yerinde hayata dahil eden.

xxx

Sen, geceler boyu,

Yağan yağmurun buğususun,mezarımda tüten!


Unutmak istediğim bana bakan gözlersin,

Unutmak istediğim ninni söyleyen sözlersin,

‘’Unutmak istediğim’’ dediğim anda,fısıltı ile geldiğini sandığım,

Kokuna hasret, uykulardan uyandığımsın,

Buram buram sarılmak istediğim,

Olmadığında yanımda,yalnızlığım, isyanımsın.

08.06.2014