1.ci yazı
Erdoğan ve ekibi, Abdullah Gül'ü hiçbir zaman için yeniden AKP ye de sokmaz, Başbakan falan da olmasına müsaade etmez.
Erdoğan ile Global güçlerin arasındaki ipler koptu ve Global güçler Erdoğan'ı düşürmek için tezgah kurarken, Erdoğan onların temsilcisi olabilecek Gül'ü Başbakanlığa getirtipte kendi dönemine ait ne kadar hukuksuz işler varsa bunu rakibinin eline koz vermez. Erdoğan Gül'ü kayıp trilyon davasından kullandı. Şimdi aynı duruma düşmemek için kesinlikle Gül'ü partide barındırmaz. Gül Kasım 2011 İngiltere Kraliçesine yaptığı ziyarette açıkça Dünya Derin Devletinin başı olan Kraliçe taraftarı olduğunu gösterdi.
2 ci yazı
Kitle Partilerine gönül veren seçmenlerin, kendi Parti başkanlarının da Ülke üstüne oynanılan oyunun SOROS tarafından getirilen oyuncu olduğunu bilmesi gerek. Türk siyasetçisi ‘’Yumurta mı tavuktan,tavukmu yumurtadan çıkar?’’ ın en güzel örneğidir. Partiyi ele geçiren Başkan delegeleri seçer, delegeler de Ülke bazında başkanları ve Genel Başkanı seçer!
İngiltere’de bilim adamları, bir kaç yıl önce ilk başlangıcın tavuklan olduğunu,yumurtanın kabuğunda buldukları bir enzimle, protein kalıntısı ile tavuğun önce yumurta yaptığını ispat ettiler.(Yumurtanın tavuğa bu özelliği veremiyeceği tezinden dolayı) Bundan yola çıkarsak Türkiye’deki seçmenler,Partiye gönül vermişler hala Ülke üstündeki oynanan oyun, kumpas vs.lerin Dünya Derin Devletinin komplosu olduğunu ve bilhassa kitle Partilerinin Başkanlarının da bu Kumpasın bir parçası olarak getirildiklerini, kumpasa ortak olduklarını kavrayamadılar.
Mr.Remain, Mr.Son of the Sworder, Mr.Garden vs. bunlar da global ilişkileri olan Siyasetçilerdir ve bunları Mr.Son of the Sworder’in dediği gibi bunları getiren halk değil SOROS’tur o nedenle Seçmenine hesap vermeğe tenezzül etmiyorlar.Pişkin pişkin Halka meydan okuyorlar.
Anadolu’da bir İlçe’de yaşanmış bir Hikayeyi anlatacağım.
1999 Seçimlerini Baykallı CHP kaybetmiş adeta 70 yıllık Parti silinip süpürülmüştür. İlçe başkanı olan Baykalın en yakın arkadaşı İlçedeki CHPye gönül verenlere ‘’Artık buraya kadar’’ deyip ‘’ben siyasetten çekiliyorum’’ der. Kendisi iyi ve yardımsever birisidir ve devamlı gariban kesime yaptığı hizletten yardım eder. Belediye Başkan adayı,M.V.Adayı olur,hanımını B.Başkan adayı yapar ama bir türlü rakip AP,DYP li entrikacıların ilçedeki son dakika uydurma, yalan efsaneleri ile bir türlü seçimi alamaz. Örneğin,tam seçimi alacağı gece çoğunluk cahil ve Demokrat Parti geleneğini sürdüren ilçede DYP li siyaset cambazları ‘’CHP,Belediye’yi alınca Belediye’nin önünde Kır at kesecekler.Atı da almış hazırlamışlar’’ söylentisi çıkartıp fısıltı ile bir gecede İlçeye yayarlar ve seçime katılmıyacak olan DYP görüşlüleri bu fısıltı motive eder herkes sandığa gider, Aklı selim,halkçı,eğitim görmüş CHP’li bayan aday kaybeder.
Feleğe kahreden aklı selim Başkan ilçe başkanlığını bırakır.
CHP’ye gönül vermiş Mühendis ve Öğretmen iki arkadaş, İlçede yeniden CHP yi toparlamak üzere işe koyulur ve örgütü tanımadıkları için Başkanlığı bıraktığını sandığı beye giderler akıl danışırlar. O da ‘’işte falan mahallede falan kişi,falan köyde falan kişiyi delege yapın!’’ der ve hep kendi arkadaşlarını tavsiye eder. O tecrübesiz çaylaklar eski Başkanın dediklerini yapar ve sözde kemik CHP delegelerini seçerler.
Seçim günü toplantıya kadar aday olmayan Beyefendi eski başkan,yeni (aslında kendi delegelerine) bir sinyal yollar ve delegeler hep bir ağızdan başkan olarak eski Başkanı görmek istediklerini bağırırlar ve eski başkan aslında aday olmıyacak olan başkan adayı bile değilken Delege oyları ile yeniden Başkan seçilir.
Bu hikaye gerçektir ve yaşanmıştır.Türk siyaseti böyledir.Halk önce Devletini sonra da görüşünü savunduğu partisini bilinçli olarak savunmalıdır.
Elbet kasaba ,belde, İlçe ve İllerdeki Başkanların, Parti Genel Başkanlarının Dünya Derin Devleti ile (SOROS) ilişkilerini bilebileceklerini tahmin etmiyorum.Onlar kendi çaplarına göre kurnaz ama burada Demokrasi adına kurulan bir tezgahın iskeleti var ve aynı ilçe teşkilatında mecburen delegelerin yeniden Başkan seçilmesi gibi,Genel Başkan seçimlerinde oy kullanacak delegelerinde ayarlanması ile SOROS’un adamı Mr.Remain (Bay kal) gibi aynı tezgah ile yeniden seçtirilmektedir.Taaa ki artık SOROS baktı gördü CHP seçmeni Mr.Remain’e rağmen %34 e toparlandı ve AKP ‘yi devirecek hemen bir caset olayı ile Mr.Son of the Sworder denen mıymıntıyı getirip CHP’nin oylarını bir anda 10 puan düşürdüler.
CHP ve MHP Kitle partisidir.Seçmenleri artık Ülkede sözde demokrasinin bu şekilde yürüdüğünü oy verdikleri tepedeki kişilerin SOROS’un adamı olduğundan,kendilerini seçtiren kişinin SOROS olduğunu bildiğinden kimseye eyvallah etmedikleri için ‘’Beni sen seçmedin’’ demek cesaretini görmelerinin nedenini bilmelidirler.
Türkiye’de olsun Dünya’da olsun sistem aynı böyle devam etmektedir. İktidarı Global Kapital belirlemekte,İktidarla alavere dalavere işlerini yaparkende İktidar harici seçmeni oyalamak,onların sesini kesmek içinde sahte kahramanlı,Muhalefet başkanları çıkararark ellerine,kimine sosyal demokrasi bulaştırılmış soslu kimine milleiyetçilik sosu bulaştırılmış ekmek vererek cazgırlık yapmaları önlenmektedir.
Ülkede 9 seçim kaybetmiş Parti başkanının ardından gidilmez. Ülkede 19 Seçim kaybetmiş Parti başkanının ardından gidilmez. Ya Partinin başı tamamen değiştirilmelidir ama Yellowrose gibi daha tehlikeliler değil,aklı selim Yöneticiler getrilmeli yada CHP ve MHP nin kitle seçmeni başka bir Lider etrafında kendi kadroları ile birleşmelidir.
AKP, ANAP, DP dört mevsim partisidir.Bu 4 kesimden ne kadar sosyal yardıma ihtiyaç duyan ve yeterli olayları kavrayamamış insanlar bu SOROS’un 60 yıldır iktidarda tuttuğu partilere oy vermektedirler.Yani içinde 4 eğilimde vardır. CHP, MHP, HEPAR, İP vs Atatürkçü,Cumhuriyetçi sistemi benimsemiş Ülkenin mevsimlerinden birini temsil etmektedir.Bunlar da birleşip dört mevsim olmak zorundadır.
Dün Kılıçdaroğlu rest çekerken resimde sağında bir bayan,solunda bir erkek MV. Vardı. 3. de SOROS’un adamıydı. Ülke artık bu siyasi oyunlardan kurtulması gerekir.60 yıldır Ülke’nın kaderiyle oynayanların,(Asker,sivil,İktidar, Muhalefet) hepsi SOROS’un getirdiği kişilerdir. 60 yıl yetti. Ülke Elden gitti. En azından yaşama hakkımızı Iraklılar, Suriyeliler gibi doğduğumuz topraklarda elimizden kaptırmıyalım.
16.08.2014