X – Futb= Özer – Vahdettin... ÇELİK SPOR!


 Sevgili Okurlarım!.

Şöyle geriye dönüp baktığımda meselâ şöyle altmış yıl evveline futbola başladığımda onbeş yaşlarında bir çocuk sayılırdım, nerede bugün olduğu gibi sahalar, alt yapı hocaları tesisler, malzemeler, mahalle aralarında boş arsalarda top koştururduk, Televizyonlar yok maçları radyodan dinler kafamızda hayaller kurardık, Dünya kupaları, Avrupa kupaları falan sadece o maçlara giden futbol köşe yazarları yazar bizler onların anlattıkları futbolla, Die Stefanoyu , Bir Puskası, bir Peleyi tanıdık, daha doğrusu öyle sevdik futbolu..


Günümüzde şimdi genç nesil şanslı televizyonda görsel yayınlar, en azından güzellikleri tanıma seyretme şansı buluyorlar. Kaldı ki birde futbol günümüzde birde bol paraların dolandığı bir endüstri, ekmek kapısı oldu, bakınız dönen şu paralara milyon dolarlar ile konuşuluyor..

1961- 62 yılında Hocam sayın Doğan Koloğlu'nun Asistan Antrenörlüğünü yaptım amatör Erdek gençlik kulübünde. Kendisi Erdek'te yedek subay askerliğini Öğretmen olarak yapıyordu, Ayni Zamanda Orhan şeref Apak futbol federasyon Başkanı olduğu senelerdi, Futbol federasyonunun mütercim yani tercümanı idi, dünyanın her yerinden gelen futbol dergilerini tercüme eder Futbol federasyonuna o sunardı, bu nedenle kendisi ile olan beraberliğim bana futbolu daha çok sevdirdi, sistemler yeni yeni konuşuluyor, yok efendim 4-2-4 yok efendim 4-3-3 o yıllarda oynanmakta olan futbol daha ziyade W-M dedikleri sistem vardı..


Doğan Koloğlu Galatasaray'da Futbol oynamış, dört beş dili ana dili gibi konuşan tarihçi Orhan Koloğlu'nun abisi Babaları Atatürk’ün Libya'ya Başbakan olarak göndermiş olduğu için Arapça ve fransızca, italyanca'sı mükemmel insan güzeli değerli hocamdan çok şeyler öğrendim.. Aynı zamanda Erdek'te açmış olduğum büfem kahvaltı servisine her sabah Salep içmek için yaz tatillerinde Erdek’e gelen Federasyon üyeleri Beşiktaş Başkanı Baba Hakkı  baş müşterim olurlardı.


Erdek’in hemen önündeki o küçük ada Beden eğitimine kiralanmış Futbol Federasyonu her yıl orada kamp yapıyorlardı, Aralarındaki konuşmaya şahit olduğum için 1963 yılında ikinci lig’in Kurulacağını duyduğum zaman bir söyleşi yapıp ilk haberimi Sevgili ağbimiz Basri Atılganer vasıtası ile ben yazdırmıştım, Gazeteciliğim o günden başladı, çünkü o zaman Basri Atılganer Bandırma ve havalisinin Anadolu ajansı muhabiri idi seksene varan yaşına rağmen halen Bandırma Banses gazetesinde uğraş verdiğini duydukça ne kadar mutlu oluyorum, demek ki gazetecilik bir bir ayrı sevdadır diyorum, bu vesileyle kendisinede ayrıca sevgiler saygılar sunuyor, Allah uzun ömürler versin, canım benim diyorum..


ÖZER VE VAHDETTİN!.


!965 senesinde Futbola ilk başladığım Bandırma Çelik spor kulübünde İlk Hocalığa başladığımda halen bugün bile zor uygulanan alt yapı futbol okulu gibi işbaşı yaptım, sezon açılışında gençler gelir altı adet resim babaları yanlarında on altı yaşlarında falan lisansları çıkmıyor ama biz kayıtlarını yapıyor kulübün  oyuncusu olarak işleme koyuyor kendileri ile çalışmaya başlıyoruz, Özer sanırım bir yıl önceden geldi bu arada çok kabiliyetli kendisnden umutvarım bırakmadım, devam ettirdim.

O yıl Bandırma spor bir alt yapı genç takımı kurdular benden Özer'i isteyen şimdi rahmetli oldu Antrenör Arkadaşım Ergin Torumtay özeri ver bize dedi lisansı bu yıl gelecek dedim yaşı ancak doldu neyse önünü kesmeyelim diyerek kendi yönetim’im  ile anlaşarak Özer'in bizde lisansı çıkmadan Bandırma spora verdik, fakat ilk hocası bendim, kendisine iki yıl emek verdim, Oradan Balıkesir spora ve Adana spor birinci ligte futbol oynarken ligden  düşecek Adana spor takımında Türkiye liglerinin gol kralı oldu, Beşiktaş transfer etti , orada oynadı, tabi ben Almanya'da olduğum için o yıllarını takip edemedim..

Vahdettin!. Bana getirdiklerinde kaleci olarak tanıttılar, ince uzun boylu incecik parmaklar sanki kız eli gibi sanat enstütüsü takımında kaleci oynuyor dediler, kaleci bu ellerle olmaz dedim, öyle ya mermi gibi gelen toplar ne el bırakır nede bilek dedim neyse ilk idmana çıktığında bir kıvrak bir stili var, Eyvah dedim.. tam birde demezler mi okulun onbin metre koşucusu, Balla peynir gibi tam aradığım netice onunlada Santrafor olarak çalıştırdım, ben Almanya'ya geldikten sonra kendisi Çanakkale Çan spora, Ardından Amasya üçüncü lig ilk profosyonel olmuş, tabi onuda takip etmedim, daha doğrusu şartlar yok edemedim.

Fakat ne zaman izine gitsem benim çalıştırdığım futbolcu kardeşlerimi görsem hocam seni Vahdettin arıyor diyorlar bir kaç sene öyle yazlığa gidiyormuş görüşemedik, gene bir yaz tatilinde Vahdettin Bandırma spora futboldan sorumlu genel kaptan oldu bugün sezonun ilk hazırlık maçı var git hep seni soruyor dediler, kendisi bu arada Diyarbakır sporda birinci lig, Bolu sporda birinci ligte güzel maçlar oynamış, Belki de Rıdvan da o yıllarda Bolu'da futbol oynuyordu, neyse o gün maça gittiğimde şeref türbünün önüne geldiğimde maç sonu konuşalım diye durduğum an yanıma enaz beş altı kişi geldi benim futbolcularım, Bandırma spor yöneticisi olmuşlar, beni davet ettiler yanımda arkadaşlarım var deyip konuşmayı maç sonuna bıraktık.. hocam dedi seni senelerdir arıyorum hayırdır dedim, sana bir yemek borcum, nereden diye sordum,  sen bizden ayrıldın ben ilk yıl çan spor, sonrada Amasya İlk profosyonel oldum, sezon açılışı yaptık yirmi dakika futbol oynadık hocam beni ayırdı nerde futbola başladın, hocan kimdi dedi senin adını verdim Almanya'da şimdi dedim, sen kendisini ilk gördüğünde bir yemeğe götür benim söylediklerimi kendisine anlat dedi ne öğrendiysen ilk hocada öğrenirsin o hoca büyük hocaymış dedi bende bu borcumu üzerimde kalmasın diyerek yıllardır seni aradım hocam dedi..

Şimdi bunları neden yazıyorum bilir misiniz bir genç Fenerbahçede Salih! Çıktı ya hani işte onun için yazdım, Futbolda gol atmak sanattır diye her zaman yazarım. Muhakkak bu genç evladımıza da ilk hocası çok şeyler vermiş diye düşünüyorum.. Amman çok dikkat diyorum şımarma, Olmadan olma derdi rahmetli Gündüz Kılıç Hocamız.. Şöhret en zor taşınan elbisedir, kimine bol, kimine dar gelir, kazasız belasız başarılarının devamını diliyor Gözlerinden öpüyorum.. Sevgili okurlarım belki başınızı ağırttım ama bunlarıda yazmadan edemiyorum .. sevgiyle kalınız değerli okurlarım..