Ne kadar şiddet, o kadar erkek!























N
amus cinayeti

Aile içi şiddet

Koca cinneti vs..vs..

 Ne çok adı, ne çok şekli var kadına şiddetin. Her bir şiddet türü sıfatlandırılarak, her biri doğru, haklı, makul gerekçelerle temellendirilmiştir.

Kadına şiddet, iktidar ve tahakküm gözardı edilerek, kişilere ve aktörlere mahsus kötü davranış biçimleri olarak ele alınamaz!  Şiddetin gen haritası ezme ezilme ilişkisidir.

Sistemin tüm katmanlarında, hayatın her alanında egemen olan Ataerki, bileylenmiş, topluma norm farzedilmiştir. Tahakküm ve itaat kültürüyle yapılanmış bir toplumsal formasyon, şiddeti,  ille de kadına şiddeti doğurandır!

Bu, kadını hizaya getirme , itaat ettirme ve erkeği doğuştan imtiyaz sahibi yapan anlayışın, bahsedilmiş rolüne layık olabilme kaygılarıyla, erkeğin düştüğü acizlik ve onun pratiğidir!  Toplumsallaşmış, neredeyse her haliyle kadına reva görülen şiddet, gücünü Ataerkiyi can havliyle ayakta tutmaya çalışan eril poklitikalardan, Yargıdan ,Yasamadan ve Yürütmeden alır.

Bilelim ki, göz hizasıyla bakmadığımız her ilişki biçimi bir ast- üst ilişkisidir ve en azından bir tarafa diğerine sahip olma, irade olma, hükmetme  selahiyetini verir.

Hiç uzağa gitmeden, hemen kendi ilişkilerimizi bir yoklayalım! Göreceğiz ki, herbirimiz normların bize dayatmasıyla, doğru kabul edilen süregelmiş ezberi, yaşam biçimi haline getirmiş , tatbik eder olmuşuz.

14 Şubat, sözde sevgililer gününde, Dünya kadınları şiddete dur demek için  sokaklarda olacaklar. Hamburg‘ da, Şehrazat, kadın ve sanat derneğinin inisiyatifi olduğu, birçok kadın grubunun ortak eylemine sende katıl!

14 Şubat, 2013, Saat  16.00 da  Altona / Mercado önünde!