İkiyüzlülük sözcüğün kökü, “rol yapmak, yalandan yapmak” anlamına gelen Latince hypocrisies’den geliyor. İkiyüzlülük sınıflı toplumların olmazsa olmazı, bir yaşam biçimidir. Hypocrisies olmazsa kapitalist yaşam durur. Hemen herkes farklı alanlarda ve konularda bu laneti yaşar.
Birileri, söyledikleri güzellikleri hayata geçirmeyerek, bazıları da yaptıkları kötülükleri güzelmiş gibi sunarak, çoğu da sistemin dayattığı bu zorunluluğu doğumundan itibaren önünde bulur.
Bu pisliği ortadan kaldıracak tek alternatif komünist toplumdur. Bu ise uzun bir sürecin sonucudur.
İsterseniz örnekler vererek bu tespitimin doğru olup olmadığına bir bakalım:
- Gâvur deyip boğazını kestikleri veya aşağıladıkları insanların ülkelerinde yaşamak için can atanlar ve onların icadı tüm teknoloji ürünlerini aç gözlülükle tüketenler onlardır.
- Musa’nın asasıyla denizi yardığına, İsa’nın babası olmadan doğduğuna, Muhammedin göğün yedi kat ağına çıkıp tanrıyla buluştuğuna inananlar da onlardır.
- İnsan hakları deyip sonra insanları kendilerine benzemiyor diyerek siyah veya Yahudi, Ermeni, Rum, Kürt vb ulustan insanları aşağılayanlar ve de öldürenler de onlardır.
- Komünist düşünce öncesi, insanlığı doğru yorumlayıp katliamlara rağmen bunu yüzyıllarca yaşamlarına nakşedenler, işte bu muhteşem kültürü İslamiyet’e bağlayanlar ne yazık ki yine onlardır.
- Kedi, köpek, kuş vb hayvanları sevenler, koruyanlar ve bunun için her türlü mücadeleyi yürütenler, yine aynı şevkle kuzuları koyunları, inek, tavuk, balık vb. canlıları yani hayvanları kesenler ve yiyenler de onlardır*.
-Çevreci olduklarını söyleyenler, belki açıktan değil ama yalnız kaldıklarında yollara tükürenler, çöplerini yere atanlar, çıkarları gereği ağaçları kesenler, gölleri, denizleri kirletenler, arabalarından pisliklerini dışarı fırlatanlar vb. lerini yapanlar onlardır.
-Kadın haklarını savunan erkekler, kadınların kendilerinden fizik dışında çoğu alanlarda ilerde olduklarını kabul etmezler. Daha da kötüsü gizli kalmış duygularla psikolojik üstünlük taslayanlar ve belki de evlerinde onlara baskı uygulayanlar onlardır.
- Cinsel tercihlerini çoğunluk yönünde yapmayanları aşağılayan, ötekileştiren ve öldürenler onlarla ilişki içinde olan muhteşem zavallılar yine onlardır.
- Yaşamda; gençken anne ve babalarını delicesine sevenler, yaşlandıklarında onlarla birlikte olmayı başaramayanlar ne yazık ki yine onlar.
- Siyasi yaşamda ise ikiyüzlülük tavana vurmuştur. Çünkü insanlığı huzura ve refaha kavuşturacağız diye iktidarda olanlar yani milyarder komünistler, nükleerle oyun oynayan komünist çocuklar, psikolojik olarak rahatsız kapitalist başkanlar, ılımlı-katil İslami liderler, Hitler taklitçisi şaklabanlar vb. leri demokrasi diyerek milyonları ezen, ötekileştiren ve katledenlerdir. Hırsızlık, soygun, komploculuk, yalancılık vb. pislikler konusunda ustalaşmış olanlar yine onlardır.
İkiyüzlülük listesi uzar da gider.
Bu utançtan ve kendimizi aldatmaktan kurtulmak istiyorsak tek yapılacak şey: İÇSEL Devrim’dir. Yani vicdan ve akıl ilişkisini koparmayıp bu alanı kültürle, sorumlulukla, tutarlılıkla, içtenlikle, şeffaflıkla ve hesap verirlilikle doldurmak gerekir. Ancak o zaman İRADE, doğa ve tüm canlılar için bilincin ve vicdanın hizmetine girecektir.
Tutarlı kalın!
NOT: Bu konuda vejetaryenleri kutlarım. Fakat diğer alanlarda herhangi bir ikiyüzlülük yapıp yapmadıklarını bilemem. Hayvanlarla ilgili ikiyüzlülükten dolayı kendimi de eleştiriyorum. Bu ikiyüzlülükten kısa zamanda kurtulacağımı biliyorum(sevgili eşim Gülay’ın yaptığı öncülük için bu konuda teşekkürlerimi iletiyorum). Şu an pesketaryen (pescetarian) olduğumu söyleyebilirim. S. Ş. POLAT/ 11.01.201