Süheyla KAPLAN
Hamburg Alevi Toplumu'na ait Cem Evi'nde gerçekleşen ve depremde zarar görenlere yönelik kısa ve uzun vadede yardımların nasıl yapılması gerektiği konusunda bir dizi kararlar alındı.
Depremde zarar görenlere yönelik çözüm önerileri konulu toplantıda Maraş Pazarcıklı ve depremde uyaklaşık on üç aile yakınını kaybeden ve aynı zamanda Hamburg Alevi Merkezi'nin kurucularından Oruç Yağbasan, Alevi Toplumu Başkanı Cengiz Orhan, HDP MYK üyesi Turgut Öker, HDP eski Milletvekilleri Selma Irmak, Nihat Akdoğan, Sevahir Bayındır, Hatay doğumlu Barış Akademisyenlerinden Dr. Hakan Mertcan, Sol Parti Milletvekili Metin Kaya, boksör İsmail Özen ve diğer sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Toplantıda Maraş'a bağlı Pazarcık ilçesinin artık tamamen yok olduğunu belirten Yağbasan, doğduğu, büyüdüğü hatıraların artık yok olduğunu söyleyerek söze başladı.
Pazarcık'ta yaşayan kardeşi İsmail Yağbasan'ın deprem anında gece vakti hızla dışarı çıkmasından dolayı kurtulmayı başardığını sözlerine ekleyen Oruç Yağbasan kimi zaman duygusal anlar yaşadı ve gözyaşlarını tutamadı.
Avrupa Demokratik Güç Birliği Hamburg Platformu depremde zarar görenlerin bölgede acil seyyar tuvalet ve çadıra ihtiyaç duyduklarını belirterek, uzun vadede ise Pazarcık pilot bölge olmak üzere 'konteyner köy' inşa edilmesi konusunda çalışmalarına hızla başlayacaklarını bildirdi.
Pazarcık'ın ardından depremin yaşandığı diğer bölgelerde de zamanla 'konteyner köyü' inşasının yagınlaştırılmasını hedeflediklerini ifade eden Platform 'Depremzedeler ile Dayanışma Girişiminin' önümüzdeki haftadan itibaren çalışmalara hız vereceklerini bildirdi.
ASRIN FELAKETİ
Temsilciler ve siyasiler bu hususta tüm AKP iktidarının engellerine/ baskılarına rağmen sivil toplum örgütleri ve Türkiye'deki muhalefet partilerine ait belediyeler ile birlikte her türlü siyasi engelleri de aşmayı hedeflediklerini ifade ederek, depremi 'asrın felaketi' olarak nitelendirdiler.
HDP eski Milletvekili Semra Irmak deprem bölgesindeki insanların acilen seyyar tuvalete ihtiyaçlarının olduğunu belirterek 'Devlet şu anda şaşkın ve organize yok. Bu işin ayrımcılık boyutu da başka bir sorun. Bütün bunlar bize depremzedelerin uzun vadedede de mağdur olacaklarının işaretini veriyor' dedi.
Irkmak konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Sürekliliği sağlayabilecek oluşumlar her zaman önemlidir. İnsanlarda kafa karışıklıkları var. Pek çok insan yardım etmek istiyor ancak; nereye yardım edeceklerini bilmiyor. Depremi siyasallaştırmayın diyorlar ancak; kamuoyu açık ve doğru bir şekilde aydınlatılmalıdır.'
NİHAT AKDOĞAN: BÖLGENİN BOŞALTILMASI KONUSUNDA DEVLETİN UZUN ZAMANDAN BERİ PROJESİ VAR
Deprem olan bölgelerde hızlı bir demografik göçün yaşanacağına ve bunun bir çözüm olmayacağına işaret eden HDP eski Milletvekili Akdoğan bazı önemli noktalara dikkat çekti.
Akdoğan şöyle konuştu: 'Daha önce savaş sürecini yaşayan halk umudunu yitirmemeli. 2015-2016 yılında bölgedeki bir kısım halk göç etmişti. Bölgenin boşaltılması hususunda uzun vadede devletin projesi var. Örneğin Adıyaman'ın, Maraş'ın, Hatay'ın göç vermemesi lazım. Adıyaman'da deprem anını yaşayan insanların demeçlerini televizyonlarda izliyoruz. 'Devlet aramızdan çekilsin, biz yaralarımızı sararız' şeklinde çığlık atıyor. Umutların canlı tutulması için kırsal kesimlere nasıl yardım yapabiliriz bunun üzerinde durmak gerekiyor. Bölgedeki insanlar artık yaşananların kader olmadığının farkında. Bunun adı açıkça kederdir.'
HAFIZALARIMIZ,ÇOCUKLUĞUMUZ, KÜLTÜRÜMÜZ YOK OLDU
Kendisi de Adana-Antakya bölgesinden olan akademisyen Dr. Hakan Mertcan da Hatay'da depremde çok sayıda tanıdığını kaybettiğini belirterek 'Hafızalarımız,çocukluğumuz, kültürümüz,tarihimiz, kiliselerimiz yok oldu. Hatay artık enkazın altında kalan bir kent haline geldi. Buna rağmen umudumuzu yitirmemeliyiz. Oluşturulacak platformda akademisyenlerin desteği her zaman büyük önem taşımaktadır. Her ne kadar depremzedeler bölgeyi terk etmek isteseler de; geçmişin hatırı adına onların yurdunda kalmaları için konteyner köyler inşa edilme fikri son derece gerekli bir ihtiyaçtır' şeklinde görüş bildirdi.
HDP MYK üyesi Turgut Öker de 1999 İzmit Depremi'nde Almanya Alevi Federasyonu olarak depremzedelere acil yardım yetiştirilmesi hususunda deneyimlerini hatırlatarak, örgütlü sivil toplum kuruluş temsilcileri aracılığıyla kısa zamanda konteyner köyler kurulması konusunda umutlu olduğunu söyledi.
Platform ayrıca afet ve ayrımcılık karşısında sınır tanımayan çoğrafî ve aidiyet ayrımı yapılmadan, tüm depremzedelerle dayanışma çalışmalarının adil gerçekleşmesinin bir insanlık görevi olduğu vurguladı.
