Felaket tellallığı mı bu! Değil! G7 Zirvesi sonrası tüm dünyayı daha da pervasızca biçecek olan Demokrasi Kılıcı’nın parılıtılı görüntüleri dolaşıyor Avrupa Basını’nda!
Tıpkı pandemi sinyallerine bizi alıştırmak üzere manşet haber yaptıkları gibi: “Herkes korona olabilir! Bakın! Devlet başkanlarının dahi testleri pozitif çıktı! Hepimiz eşitiz!”
Savaş bitmeyecek. Bu kesin.
Ve Rusya’nın doğalgaz, petrol vb. transferi için Hindistan, Türkiye gibi ülkeler taşeron ülkeler olarak seçilirken, Afrika’dan Asya’ya dek yeni boru hatları inşalarına başlandı bile. İklim Hareketleri gece-gündüz bu gündemle meşgul.
Yani yer-gök delik deşilmeye devam edilecek ve daha milyonlarca insan açlığa, sefalete yelken açarken göçüp gidecek.
İki tiyatro sahnesi, tam da G7 Zirvesi öncesi.
Julian Assange'nin babası John Shipton’un Alman Federal Meclisi önünde belirivermesi tüm Avrupa Basını’nda:
Haberleri okuyunca tüylerim diken diken, gözlerimde yaşlar! “Zirve öncesi yardım arayışı!”. Manşetler böyle! Ve bu baba, oğlunun gördüğü işkenceyi teşhir eden babaydı 2019 yılında. Şimdi basın onu, “bitap düşmüş zavallı bir adam” olarak betimlemiş hiç üşenmeden, paragraflarca.
Başka bir manşet! Dünyanın dörtbir yanından sanatçıların katılım sağladığı Kassel Documenta! Alternatif politik sanat geleneğiyle bilinen bu sanat sergisi. Antiseminist ögeler içeren koca bir tablo, ön cephesinde! Sanatçıların protestolarıyla kara çarşaflar örtüldü üzerine. Yani o tablo oraya kondu ve protestolar sonucu kaldırılıverdi! Demokrasi! Ve Almanya’nın en önemli yayın organlarının dahi twittlerinin sansür edilmesi. Bu sebeple, sırf teşhir amacıyla açtıkları yeni bir sayfa. O da kapatılınca, açılan yenisi!
İki tiyatro sahnesi, tam da G7 Zirvesi öncesi.
Bu sahnelerin önünde Yeşiller’den Kültür ve Medya Bakanı’nın manşet basın açıklamaları. Bu iki sahnenin temsilcisi, adalet-demokrasi elçisi! Yeşiller!
Bu parıltılı sahnelerin ardındaki esas gündemler hangileri: Elbette yeni Dijital Hizmetler Yasası ve göçmenlerin pervasızca ülkelerine iade edilmeleri, politik sürgünlere dokunacak olan parmaklar ve daha nice yasal düzenleme! Ancak hemen, jet hızıyla değil. Batı Demokrasisi. Yavaş yavaş ve sezdirmeden.
Ve nasıl olsa ucuz işçi tedarik etme düzenlemeleri de yolda! “Kardeş Avrupa Birliği Ülkeleri” statüsü tartışılırken, bu ülkelerden geçici olarak getirilecek ucuz emek planı yapıldı bile.
Bu tiyatro sahnesi tıpkı pandeminin meşrulaştırılması reklamları gibi dolanıyor ortalıkta. Binlerce insan bu iki sahneye yorum yapmakta, demokrasiye su taşımakta!
İki tiyatro sahnesi, tam da G7 Zirvesi öncesi.
Bu iki parıltılı sahne, G7 Zirvesi sonrası sallanacak olan Demokrasi Kılıcı’nın Batı’daki yumuşak dokunuşları. Yeri göğü tarumar edilen ve daha da edilecek olan ülkelerde bu kılıç çok daha acımasızca sallanacak.
Ve tesadüf değil, Dijital Hizmetler Yasası tam da bu kılıca hizmet edecek.
Yokmuş gibi davranmayalım.
Hazır olalım!