Dünyanın en büyük rant projesi olan Kanal İstanbul güzergahında Erdoğan’ın damadı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 13 dönümlük arazisi olduğu ortaya çıktı.
Kızılay Başkanı Kerem Kınık, meğer Kızılay içindeki yedi şirketin de ortağıymış.
Kendisi de bağışlarla ayakta duran bu Kızılay, Başkentgaz'dan gelen tam 8 milyon Dolar'ı malum tecavüzcü Ensar Vakfına bağışlamış.
Meğer bu bağışlar oradan da ABD'deki TÜRKEN Vakfına aktarılmış.
TÜRKEN ise TÜRGEN'in yurt dışı uzantısı.
TÜRGEN'i kurucuları arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve pek sevgili oğlu Bilal'de var. Hatta şu an mevcut yönetimde de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Esra Erdoğan bulunuyor.
Anlayacağınız Cumhurbaşkanı paraları kızı ile garantiye almış durumda.
Dudak uçuklatan türden bir vergi kaçırma yolu hikayesi, yada vergi kaçıranların tabiri ile vergiden kaçınma yolu.
'3-Y ile mücadele edeceğiz' diyerek iktidara gelen Erdoğan ve avanesi, bugün bu 3-Y'nin en büyük nedeni oldu.
3-Y olarak adlandırılan 'Yolsuzluk', 'Yoksulluk' ve 'Yasakların' bazen en büyük savunucusu, bazen en büyük görmezden geleni, bazen de en büyük sebebi olan Erdoğan, daha ne kadar halkdan gerçekleri gizleyebilecek?
Televizyonlar ve gazeteler tamamen kendi rejimine bağlı ancak unutmamak gerekir ki; Devir internet devri. Artık sadece bilgi değil, tüm engellere rağmen kamuoyunda Erdoğan rejimine karşı oluşan tepki de görülebiliyor.
Bu tepki sadece muhalefet kesiminden değil, kendi taraftarları arasından da yükseliyor.
Erdoğan taraftarlarının kendilerine dokunmayacağını bildikleri antidemokratik uygulamalar, hukuksuzluklar ve özgürlüklerin kısıtlanmasına, hatta İslami anlamdaki uygulamaların devlette yer edinmeye başlamasına tepki göstermedikleri acı bir gerçek.
Ancak iş sofralarına koydukları yemeğin azalmasına geldiğinde, iş açlık ve işsizlik noktasına dayandığında kendi rejim yanlıları bile seslerini yükseltebiliyor.
Erdoğan'ın son meclis konuşmasında da bunun sadece bir örneğini gördük, "İşsizim, çocuklarım aç" diye bağıran vatandaş, korumalar tarafından apar topar dışarı atıldı.
Erdoğan ise istifini bozmamaya çalışarak konuşmasına CHP Genel Başkan'ını eleştirerek devam etti.
Erdoğan istifini bozmamış olabilir ama Türkiye'de açlık, sefalet ve yolsuzluk yüzünden günden güne artan tepkiler ve intiharlar Erdoğan'ın moralini bozabilir.
Gece yatağına aç giren çocuklar, anneler, babalar yada intihar eden insanlara üzüldüğünden değil.
Koltuğunu kaybetme korkusu yüzünden.
Eski Başbakan ve Cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel'in de dediği gibi; Boş tencerenin deviremeyeceği hükümet yoktur.
Yada var mıdır ?