Eğer ben bugün yazar- Şairsem, kitapların birkaç dile çevrilmiş ve Almanya’da Lise ve Yüksek Okul Öğretmenleri için hazırlanan ders kitaplarında çalışmalarım yer almışsa bundan en büyük pay kardeşlerimindir. Bunlardan da en büyük pay Kalender Ağabeyimindir.
O Malatya’da Hava ikmal Merkezinde sivil Personel Şefi olarak çalışırken bizim ev özellikle Akçadağ, Kürecik, Elbistan, Arguvan ve Doğan Şehirden birçok aşiretten insanların devlet bürokrasisinde ki ve sağlık sorunlarının çözümü için yardım istenen ilk yerdi. Haftanın birçok günü konuklardan bize girilecek yatak kalmazdı.
İzettin Doğan ile olan arkadaşlığı nedeniyle Fransa’ya gezmeye gelen Kalender ağabeyim Fransa’nin Köy Kooperatifleri üzerinde Türkiye’den Ziraat alanında işçi almak istediği bilgisine ulaşınca kollarını sıvadı. Başta 48 köylü Kürecik aşiretinden olmak üzere bu aşiretin bağı olan Elbistan, Doğanşehir, Darende, Yeşilyurt, Arguvan gibi alanlarda en fukara olan ailelerinden birer insan Fransa’ya davetini çıkarttı. Elbette bunda İzzetin Doğan ve eşinin de emeği, desteğini unutmadan teşekkür etmek gerekir.
Annem “Oğlum bırak başkalarını Fransa’ya taşımayı, dön işine, çocukların başına” dediğinde hiç unutmam. Kalender Ağabeyimin yanıtı şu olmuştu. “Anne, bu insanlar eğer gelip günlerce burada yerlerde yatıyorlarsa yoksulluktandır. Bak Aşiretimizin hepsine topraklarında verim yok, devlet desteği yok, bu nedenle daha genç yaşta hasta yatağa düşüyorlar bunca aşirette okuyan kaç insan var. İster anlasınlar, ister anlamasınlar, yaptıklarımı, yapacaklarımı. Bunlar Avrupa’ya gitmeli, insan gibi yaşamanın olanağına kavuşmalı ve çocuklarını okutmalılar.”
Yüzlerce insanı Fransa’ya ve orada bir ve iki yıllık sözleşmeleri bitenlerin de Tacettin Doğanın yardımıyla Almanya’ya işçi olarak yerleşmesini sağladı.
Fransa’da ve Almanya’da gene gönüllü sosyal danışman, çevirmen, işsize iş arayan insan oldu. Kimseden bir kuruş almadığı gibi onlara çay, kahve ikram etmeyi parasız kalanın cebine para koymayı da ihmal etmedi.
Sözü çok uzatmayalım. München’de yaşayan ve Almanya Yeşiller Partisinin BAYER Eyaleti Millet Vekili adayı Gülseren Demirel bu Kalender Demirel Ağabeyimin kızıdır. O küçük yaşta NRW. Bilelefeld’de yaşarken gerekse Münster’de yaşarken hep babasının sırtındaki yükü hafifletmek için özellikle Türkiye kökenli Kadınların sağlık sorunlarına, çocukların okul kayıtlarına, yabancılar dairesinde oturum alma işlemlerine hep çevirmen olarak yardımcı oldu. Münster ve çevresinde işçilerden yüklü para alarak yaygınlaşan çevirmenlere karşı bugün ki Radyo Kaktus Münster e.V.’ın ilk kurumu olan Türkiyeli İşçi Ve İşçi Aileleri Kültür Deneğinde ücretsiz çeviriler yapmak için “Tercümanlık Belgesi” aldı.
Özetlersek, Gülseren Demirel çocuk yaşta göçmen ailelerin özellikle kadınların sağlık, çocukların, kreş ve eğitim yeri sorunlarıyla uğraşarak, onları çözmek için bütün yetkili alanlarda okul, yabancılar dairesi, sağlık kurumları, hasta hanelerdeki sorunlarla uğraşarak büyüdü. München’de de Sosyal Danışman olarak yaptığı başarılı çalışmalar ve sürekli akıllı, ikna edici tavrı sonucu Yeşiller Partisi onu München Kent Meclisine seçilme teklifi yaptılar ve ikna ettiler. Orada ilk kent temsilcisi olan Yabancı kadın oldu. Olayları iyi kavrayan, sabırla karşısındakilerini dinleyen ve söyledikleriyle karşısındakini mutlaka ikna eden, bilgili, birikimli kişiliğiyle bütün kent Meclisi üyeleri ve Kent bürokratları tarafından takdir gördü, saygı gördü.
Gülseren Demirel’in bilgili, birikimli ve sabırlı kişiliği, on düşünen, bir söyleyen, eline aldığı bir işi hiçbir zaman yarım bırakmayan, savsaklamayan yapısı sonucu Yeşiller Partisi onu BAYERN Eyalet Millet Vekilliğine aday gösterdiler.
Ben inanıyorum Gülseren her el attığı iş gibi bunu da en iyi bir şekilde başaracaktır. Özellikle göçmen kökenliler başta olmak üzere tüm ezilenlerin sesi ve haklarını savunan olacaktır. Ondan daha iyi kreş sorunlarını, okul sorunlarını, kadınların sağlık sorunlarını ve işsizlik sorunun insan ruhunda yarattığı fırtınaları bilen insan yoktur. Elbette farklı kültürlerin birlikte dostça yaşaması için, doğanın korunması için geniş kültür bilgisi ve birikimiyle çalışacak ve çevresini bu konuda aktif destek vermesine ikna edecektir.
Sağlıklı eşit, yerli yabancı ayrımı istemeyenlerin Gülseren’i destekleyeceklerine onu tanıdıkça çok seveceklerine inanıyorum.
Sevgili Gülseren yolun açık olsun, yüreğimiz seninledir…
Temmuz 2018