Kürtçe Ezgilerin Melankolisi: Aynur Doğan
Günlerden 9 Nisan Cumartesi. Saat an itibarıyla 20.30 olabilir… Konser tam zamanında 20.00´de başladı. Kölner Philarmonie´deyiz.
Sahnede kısa kesilmiş siyah-gür-kıvırcık saçlarıyla sağ elindeki mikrofana eğilerek çığlık çığlığa dert anlatan bir kadın var.
Sol elinin parmakları tempo tutarak sesindeki acılı ezgiye ortak oluyor sanki. Ya da tek tek bir türlü sonu gelmeyen dertleri sıralıyor. Yüzyıllardan beri biriken dertler saymakla biter mi halbuki! Bitmeeeez! Kürtçe bir ezgi bu söylediği. Kürtçe kendi coğrafyasında sakıncalı-yasaklı, Avrupa'da yitik bir mülteci. Söylenenler de bu yüzden olsa gerek, daha çok ağıt, kahır, isyan, umut, ha bir de aşk var!… Kürtçe'de dile gelirse aşk da kederli tabi!
Çıplak sesin her tınısını beyin hücrelerinde hisseden herkes – dili bilmese de, bir süre sonra trans haline giriyor. Müzik bu ne de olsa… Dili evrensel.
Aynur'un ne kastettiğini herkes anlıyor.
Son yıllarda Amsterdam'a yerleşen ve orada yaşayan sanatçının 18. İstanbul Caz Festivali'nde repertuarındaki Kürtçe türküleri seslendirdiği için sahnede uğradığı milliyetçi-ayrımcı saldırı aklıma gelince ürpererek trans durumundan çıkıyorum. Gözlerim kendiliğinden açılıyor. Aynur'un böyle bir saldırıyı tecrübe etmek zorunda kalması çok üzücü. Ama bu konuda tek sanatçı olmaması daha üzücü tabi. Ahmet Kaya'ya karşı geliştirilen çirkin saldırı da aklıma geliyor. Müziğin ve sanatın insanları birleştiren insiyatifinin sahne üzerindeyken bile kırılması, kırılmak istenmesi ne korkunç!.
Kürtçe dili ve kültürünün Türkiye'de karşılaştığı siyasal ve toplumsal tüm engellere rağmen müziğinin Avrupa'da sesini duyurmasında Aynur Doğan'ın istikrarlı çabasının rolü çok büyük. Son derece güçlü olan yeteneği ve otantik yorumuna İstanbul'da aldığı müzik eğitimi de eklenince başarı da kaçınılmaz oluyor onun için. Ancak Aynur Doğan'ın Avrupa'daki çalışmalarıyla Kürtçe müziğe katkısının altını çizmekte de fayda var. Kölner Philarmonie'deki son konserinde dikkatimi çeken birlikte çalıştığı Avrupalı müzisyenlerle caz formunda gösterdiği performans oldu. Otantik yorumundan bir milim bile kaymadan gerek piyano, gerek çello gerekse vurmalı çalgılarla yaptığı düet harika bir müzik ziyafetidiydi. Yine Erdem Altınses'in kemanda, Caner Malkoç'un klarnette gösterdikleri performans da konseri zenginleştirdi. Sanatçının konserin sonlarına doğru seslendirdiği Keçe Kurdan adlı şarkısıysa beklendiği gibi salonu ayağa kaldırdı. İzleyiciler uzun yıllardan beri tanıdıkları ezgilere halayla eşlik ettiler. Coşkulu anlar yaşandı.
Aynur Doğan 1975 Dersim Çemişgezek doğumlu. 1990´li yıllarda ailesiyle İstanbul´a taşındıktan sonra ilk kez müzik eğitimi alma fırsatı oldu. Müzik eğitimi süresinde ve sonrasında gerek sahnede, gerek katıldığı televizyon programlarında ve filmlerde en iyi yorumladığı ezgileri anadilinde otantik olarak dinleyici ve izleyicilerine sundu. Bu tutarlılığı yasaklanan Kürtçe dilinin diğer diller gibi meşruluk kazanmasını da sağladı. Profesyonel bir sanatçı olarak işini olması gerektiği gibi icra eden Aynur Doğan´ın sınırlı imkanları ve dilinden dolayı karşılaştığı zorluklar onun dünya çapında ödüller almasına engel ol(a)madı. İspanya´nın Sevilla kentinde katıldığı WOMEX´te (World Musik Expo-2006) en etkileyici performans ödülüne layık görülürken, 2017'de Amerka´daki Berklee Müzik Okulu Akdeniz Enstütüsü tarafından yılın „Akdeniz Müziği Ustası“ ilan edildi.
Yine dünya basınında önemli yere sahip olan gazete ve dergilerde çalışmaları takdir ve övgüyle değerlendirildi. Bu değerlendirmelerden bazıları şunlar:
„Aynur evrenin derinliklerinden çıkıp gelen bir alev, insan hafızasındaki en eski seslerden biri gibi ruhumuzu derinden yakıyor… Aynur canlı müziği yıllar boyunca sevmenin bir sebebidir.“
Javier Limón
(Berklee Müzik Okulu Sanat Direktörü, Müzisyen, Yorumcu ve söz yazarı)
„Aynur'un sesini duymak insanın neşesi ile acılarının her katmanının tek bir sese dönüşmesi anlamına gelir. Onun sesi ruhumuzun derinlerine ve gözyaşlarımızdan kalbimize akarken bir anda bizi tek bir şeyde birleştirir. Unutulamayacak bir ses.“
Yo Yo Ma
(Dünyaca tanınan Amerikalı Müzisyen (Kökeni: Hong Kong) - Çello sanatçısı)
Köln- Soné Gülyan