Yaşadığımız yüzyılda Müslümanların daha çok aydınlanmaya ihtiyacı var. Çünkü Aydınlanmanın etkisine tepki gösteren Müslümanlık eklektik bir dünya görüşünde ısrar ediyor.
Müslümanlar için mülkiyet eşitsizliği, Tanrı’nın bazı insanları ‘sınamak’ için fakir yarattığına vurgu yapılarak anlatılır. Böylece, yoksul insanların hak arama, başkaldırma, sorgulama vb. davranış bütünlüğünün önüne geçilmiş olunur. Fakire kanaatkâr olması öğretilir, zira bu dünyada çektiği acının mükâfatı olarak öbür dünyada cennet vaat edilir.
AKP zihniyetinin en çok öne çıkardığı konu din değil mi? Peki dini söylemler arkasında mala mülke sahip olanlar kimlerdir? Din adına ‘tavan’ yapılan şey mülkiyet değil mi? Bunlarla aynı çatı altında namaz kılanlar hiç bu durumu sorguluyorlar mı? Herkes merak ediyor nasıl bir hırsızlığın, haksızlığın, ahlaksızlığın, kötülüğün, tahammülsüzlüğün ve caniliğin dönemine geldik diye...
Her gün bir şehirde çocuk tecavüzleri ve istismarları ortaya çıkarken günümüz "Şeyhülislam"ları, “bize komplo kurdular” diyerek bu olayları ortaya çıkaranları suçladılar. AKP'nin gönüllü saldırgan polisleri tecavüz olaylarını protesto eden öğrencilere saldırıyorlar. Ensar vakfı başkanı 'mağdur'muş. Dünya’mızda ve özellikle ülkemizde ‘bir kereden bir şey olmaz’mış. Aynı kültürde harem ‘kadını topluma hazırlamak içinmiş...
Milliyetçilerin ve dincilerin arasında barışı ve emeği savunmak çok zor olsa da…
Milliyetçilerin ve dincilerin arasında barışı ve emeği savunmak çok zor olsa da…