Avrupa Parlamentosu'nda (AP) Almanya Sol Parti Milletvekili Özlem Alev Demirel, Özgür Politika'dan Barş Balseçer'e konuşarak çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Almanya ve AB’nin Rusya-Ukrayna savaşını bahane ederek silahlı bir güç olma eğiliminde olduğunu söyleyen Alev Demirel, “Önümüzdeki süreçte Avrupa’da silahlı müdahaleler normal bir siyasete dönüşecek” endişesini dile getirdi.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında pasifist politikalar izleyen Almanya, savaş ve ordu stratejileri yeniden masaya yatırılıyor, köklü değişimler planlanıyor. Savunma harcamalarını arttıran Almanya, her yıl gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 2’sinden fazlasını savunmaya yatıracaklarını, savunma harcamaları için 100 milyar euroluk özel bir fon kurduğunu açıkladı. Hükümet aynı zamanda savunma harcamalarını uzun vadeli olarak artırmayı da planlıyor.
Şubat ayında ABD ve NATO baskısına rağmen “çatışma bölgelerine silah vermiyoruz” diyerek Ukrayna’ya silah verilmeyeceğini belirten Alman hükümeti Mart ayı başında Federal Meclis’te yaptığı özel oturumda, Ukrayna’ya silah sevkiyatına yeşil ışık yaktı. İlk etapta bin tanksavar füzesi ve 500 uçaksavar füzesi gönderileceği açıklandı. Ekonomi Bakanlığı ise önceki gün 2 bin 700 adet “Strela” tipi uçaksavar füzesinin sevkiyatına onay verildiğini belirtti. Füzelerin Ukrayna’ya sevkiyatının gerçekleşmesi için Alman Federal Güvenlik Konseyi’nin de onayı gerekiyor.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un savunma için 100 milyar euro kaynak tahsis edecikleri açıklamasını hatırlatan Alev Demirel, “Bu Almanya için bir dönüm noktası. Silahlanma ve askeri politikalar devrede” diye konuştu.
Almanya’nın resmi parlamento bütçesinin dışında “özel fon” kurarak savunma için ek 100 milyar euro tahsis ettiğini kaydeden Alev Demirel rakamın aslında açıklanandan daha fazla olduğunu belirterek, “Savunma harcamalarını yüzde 2’ye çıkarma kararıyla 100 milyar euronun üzerine 80 milyar daha eklenecek. Yani önümüzdeki bütçede silahlanma ve askeriyeye 180 milyar euro ayrılacak” dedi. Alman ordusunun önümüzdeki süreçte askeri açıdan büyük bir güce dönüşeceğini belirten Demirel, bunun ikinci dünya savaşı ardından izlenen politikanın sona erdiğini vurguladı.
Almanya’nın dünyanın en büyük ekonomisine sahip olmasına rağmen nükleer silahlara sahip olmadığını belirten Alev Demirel, “Rusyanın kayıtsız şartsız eleştirmemiz gereken askeri hamlesi, Ukrayna’daki acı durum kullanılıyor. Karşımızda Putin gibi bir siyasetçi var, silahlanmamız gerekiyor denilerek, politika değişikliğine gidiliyor” dedi.