Sevgili okuyucular,
Anayasa tartışmaları ve Aleviler! Son iki yıla yakın süredir anayasa tartışmaları TBMM çatısı altındaki partiler tarafından, devam ede gelmektedir. İktidar partisi AKP, başbakan R.T. Erdoğan’ın açıklamalarına bakıldığında en geç yaz aylarına kadar hazırlanan yeni anayasa referanduma sunulabilir.
TBMM çatısı altında grubu bulunan partilerin anayasa komisyonu üyeleri, yeni anayasayı hazırlayıp seçmenlerin onayına sunmak için, ‘harıl’ ‘harıl’ çalışmaktadır. Kamuoyuna yansıdığı kadarıyla, anayasaya ilişkin birçok konuda, komisyon çalışmalarında yer alan partilerin, ‘uzlaştığı’ kulakları tırmalamaktadır.
Yeni anayasada Avrupa birliğine üyelik de göz önüne alındığında, birçok konuda, ‘demokratikleşme’ ve ‘demokrasi’ vurgusunun öne çıktığı, basının dikkatine sunulmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa, ‘sivil’ bir anayasanın halk oylamasına sunulacağı bilinmektedir. Yeni hazırlanan anayasa, ne kadar ‘sivil’? Ne kadar halkın onayı ile toplumsal mutabakat metni olarak gündeme gelecek, bilinmez. Önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.
Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluş itibarı ile askerlerin yaptığı anayasalar doğrultusunda idare edilmekteydi. Türkiye Cumhuriyeti anayasalarının bugüne kadarki en önemli özelliği, İtalyan Musolini ve Alman Nazi faşist yasalarından etkilenmiş olmasıdır.
Be nedenle yasalarda, ‘demokrasi’ aramak, samanlıkta iğne aramak gibi, meşe katli uğraş istemektedir.
Son 30 yılı aşkın süredir Türkiye toplumuna zoraki onaylattırılmış ve karabasan gibi toplumu dizayn ettirmeye yönelik bir anayasa ile yönetilmekteyiz. 12 Eylül faşist anayasası ile ülkemiz idare edilmektedir.
Aleviler anayasa tartışmalarının neresinde!
Kamuoyuna yansıdığı kadarıyla, birçok konu yeni anayasanın çerçevesinin oluşturulmasında tartışılmaktadır. Türkiye topraklarında 20 milyonu aşkın Alevi inancına sahip topluluk yaşamaktadır. Demokratik anayasaların oluşmasında sivil toplum örgütlerinin önemi büyüktür. Bu nedenle anayasalar evrensel ölçekte toplumsal mutabakatla oluşturulan metinlerdir.
" Bir devletin temel kurumlarının nasıl işleyeceğini belirleyen, bazı ülkelerde yazılı, bazılarında ise yazısız genel kabul görmüş kurallar dökümanıdır. Anayasa denilen bu belgeyle ayrıca kişilerin temel hak ve özgürlükleri güvence altına almıştır. Anayasa, bir devletin yönetim biçimini belirtir. Devletin temel kanunudur. Vatandaşların temel hak ve görevlerini bildirir"
Peki, 20 milyonluk nüfuslarıyla ülkemiz coğrafyasında yaşayan, Aleviler bu anayasanın neresindeler? Anayasal olarak, Alevilerin hakları nasıl ve ne biçimde yer alacaktır? Yeni anayasa hazırlanmasında, komisyon çalışmalarına katılan Partilerin, bu komisyonda Alevilerin demokratik haklarına ilişkin önerileri nelerdir? Anayasalar, toplumsal mutabakat sonucu oluşturulan, ‘’Devletin temel kanunudur. Vatandaşların temel hak ve görevlerini bildirir.
" Alevilerin bu ülkenin asli vatandaşları olduklarına göre, ‘temel hakları’ nelerdir? Anayasa hazırlanırken, Alevilerin taleplerine nasıl yer verilecektir?
Alevilerin ‘temel hak’ olarak talep ettikleri, anayasal güvence makul ve demokratik taleptir.
Alevilik anayasal olarak kabul edilsin. Cem evlerinin statüleri belirlensin ve anayasal olarak yer verilsin, din dersleri zorunlu olmaktan çıkarılsın. 13 Aralık 1925 yılında çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle, ellerinden alınan ve yasaklanan dergâh ve tekkelerinin tekrar iade edilmesi, yasağın kalkması vb. doğal ve demokratik taleplerdir.
AKP, Başbakan R.T. Erdoğan’ın, tavrı bellidir. Onlara göre Alevilik, ‘’İslam’ın bir yorumudur, ibadet haneleri de Camilerdir’’ bu nedenle de, farklı bir inanç olarak anayasada yer almalarına, ‘gerek’ yok. İktidar partisine göre, Aleviler bu ülkede, ‘ucube’ bir inancın mensubudur.
MHP, AKP’den farklı olduğunu zannetmiyorum. Zaten MHP’den de, olumlu bir davranış beklemek, ham hayalcilik olur.
CHP bu konuda ne düşünmektedir. CHP’nin genel seçimlerde aldıkları oyların, 70% civarında Alevilerin oyları olduğu genel kabul görmektedir. CHP genel başkanı Alevi kökenlidir. Sayıları net olmazsa da, önemli derecede alevi kökenli Milletvekili ve yönetici bulunmaktadır. Öyleyse, CHP yeni anayasanın hazırlanmasında, Aleviler için neler talep etmektedirler. Alevilerin makul ve demokratik talepleri konusunda hangi çalışmaları yapmaktadırlar.
BDP de aynı sorumluluğu taşımaktadır. Anayasa çalışmalarında, Alevilerin taleplerinin dile getirilmesi, Barış ve Demokrasi Partisi bileşenleri içinde geçerlidir. Kürt sorununda en ince noktasına kadar, anayasa çalışmalarına katkı sunan, BDP bileşenleri, Alevilerin talepleri konusunda neler yapmışlardır. Kamuoyu ile paylaşılmasında yarar görmekteyiz.
Yeni anayasa hazırlanırken, görünen odur ki, Aleviler yine yok sayılmaktadırlar. Yine Devlet dini, Diyanet, Sünni İslam topluma manipülasyon aracı olarak sunulacaktır. Ülkemizdeki farklı inançlar, yine göz önünde bulundurulmayacaktır.
Alevi örgütleri, bileşenleri anayasa hazırlanmasında mevcut kanun yapıcı durumunda olan, yasama organlarında yer alan Partilerin çalışmalarını dikkatle takip etmelidirler.
Önümüzdeki aylarda büyük bir ihtimalle, hazırlanan anayasa referanduma sunulacaktır. Aleviler için geç kalınmış olmasın derim!
17.02.13