Almanya Sanayi ve Ticaret Odası tarafından yapılan bir ankette, şirketlerin yüzde 56’sı personel eksikliğinden şikâyet ediyor ve bunu en büyük ticari risklerden biri olarak görüyor.

Federal İş Ajansı listesinde şu anda eleman sıkıntı olan 148 meslek grubu bulunuyor. Buna ek olarak 122 meslek de bu bağlamda gözlem altında. Deutsche Welle’nin haberine göre, bir huzurevinin hemşire bulması ortalama 8 ay sürüyor. İnşaat şirketleri uygun eleman için en az 6 ay bekliyor. Almanya genelinde iş yerleri 1.7 milyondan fazla personel ilanı verildi. Baden-Württemberg’te endüstriyel hizmet sağlayıcı IDS’nin Genel Müdürü Markus Winter, “5-10 yıl önce hizmetlerimizi satmak için reklam veriyorduk, bugün ise eleman bulmak için her türlü medyaya reklam veriyoruz” diyor. Şirket yaklaşık 750 kişiyi istihdam ediyor ve 20’den fazla iş kolunda personel arıyor; Çilingirden boyacıya, forklift sürücüsünden kuryeye, montaj işçilerine kadar elemana ihtiyaç olan pek çok sektör var. Winter, “Artık yalnızca vasıflı eleman sorunumuz yok, aynı zamanda iş gücüyle ilgili genel bir sorunumuz var. Vasıfsız kişilere, yani mesleki eğitim almamış kişilere yönelik işler bile artık yeterince doldurulamıyor. Bunlar, endüstri için gerçekten sistematik olarak önemli alanlar, onlar olmadan işler yürümez” diyor.

Nürnberg’teki İşgücü Piyasası ve Mesleki Araştırma Enstitüsü profesörü Herbert Brücker, “Bu eksiklik sürpriz değil. Şu anda nispeten uzun süredir tahmin ettiğimiz dramatik durumdayız. Demografik değişim dikkat çekici. Almanya’da her yıl yaklaşık 350 bin emekli oluyor. Doğum oranlarının yüksek olduğu Babyboomer denen jenerasyon (1955- 1979) sadece birkaç yıl içinde emekli olacak” diyor. Prof. Brücker gibi uzmanlar, 2035 yılına kadar iş piyasasında yaklaşık 7 milyon daha az insan olacağını tahmin ediyor. Bu basit bir boşluk değil, büyük bir açık. Ne ülke içindeki isçilerle ne de Avrupa Birliği’nden gelen göçmenler tarafından doldurulamayacak bir açık. Brücker’e göre, diğer AB ülkeleri de demografik değişimden etkileniyor ve AB’den gelen göçmenlerin sayısı da giderek azalıyor.

GÖÇ YASASI HAYAL KIRIKLIĞI YARATIYOR
İş gücü piyasasındaki mevcut açığı telafi etmek için, Avrupa Birliği dışındaki ülkelerden her yıl 400 bin göçmenin Almanya’ya gelmesi ve kalması gerekiyordu. 2012 yılından bu yana, akademik uzmanlar AB Mavi Kart’ı ile Almanya’ya gelebiliyor. 2020’de akademik olmayan meslekleri de içeren Nitelikli Göç Yasası (FEG) yürürlüğe girdi. Ancak bu, umulduğu gibi çalışmıyor ve bunun tek nedeni Almanya’daki küçük ve orta ölçekli şirketlerin yurt dışından vasıflı işçileri işe almakta sık sık sorun yaşamaları değil. 2020’de 30 bin kalifiye işçi yurt dışından gelirken, 20 bin kişi de ülkeyi terk etti. Brücker Nitelikli Göç Yasası’nı bir hayal kırıklığı olarak değerlendiriyor. Federal hükümet göç yasasında reform yapmak ve öncelikli kilit noktaları eylül ayında açıklamak istiyor. Yapılaması öngörülen değişiklikler arasında, iş sözleşmesi olan ancak henüz Almanya’da tanınan mesleki yeterliliğe sahip olmayan vasıflı işçilere iş piyasasının açılması da var. İçişleri Bakanı Nancy Faeser ve Çalışma Bakanı Hubertus Heil geçtiğimiz günlerde bu konuyu duyurdu.

Gazeteci Pehlivan'dan Bahçeli iddiası: "Erdoğan’ın kendisini sırtından atmaya çabaladığını gördü" Gazeteci Pehlivan'dan Bahçeli iddiası: "Erdoğan’ın kendisini sırtından atmaya çabaladığını gördü"