Süheyla KAPLAN
Federal Almanya Cumhuriyeti'nde aşırı sağcı ve ruhsatlı silaha sahip yaklaşık 1.500 kişi bulunmaktadır. Silahlı Neo-Nazilerin adeta saatli bomba oldukları defalarca kanıtlandı.
Bu, örneğin Haziran 2019'da CDU'lu siyasetçi Walter Lübcke'nin öldürülmesi ve aynı yılın Ekim ayında Halle'deki (Saale) sinagoga düzenlenen saldırının yanı sıra Hanau'daki nargile barlarında ve kahvelerde dokuz göçmen gencin katledilmesiyle kendini gösterdi.
Şubat 2020’de ayrıca "Reichsbürger" (İmparatorluk Vatandaşları) çevresinden gelen, uygulandığı takdirde neredeyse devrilmeye yol açmayacak, ancak kan dökülmesine yol açacak darbe planları da açığa çıktı. Buna rağmen pek çok Neo-Nazi hâlâ yasal olarak silah sahibi.
Federal hükümetin Sol Parti Meclis grubundan gelen bir parlamento sorusuna verdiği yanıt da bunu gösteriyor. Federal Meclis'in internet sitesinde yayınlanan cevaba göre, Federal Almanya Cumhuriyeti'nin varlığını inkar eden 1.051 "aşırı sağcı" ve 400 civarında "Reichsbürger vatandaşı" en az bir silah ruhsatına sahip.
İstatistikler, iç gizli servis tarafından "güvenli aşırı sağcılar" olarak sınıflandırılan aşırı sağcı yapılara ait olmadıkları sürece silahlı AfD üyelerini içermiyor. Şu anda sunulan rakamlar 2022'nin sonuna aittir.
Sol Parti Meclis Grubu'nun iç politika sözcüsü Martina Renner, uygun bir risk analizi için mevcut verilere ihtiyaç duyulduğundan şikayetçi. Bu aynı zamanda silah satıcıları ve izin sahiplerinin patlayıcılarla ilgili işlemleri dikkate almasını da içermekte.
Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser'in (SPD) Neo-Nazilerin silahsızlandırılması konusunda gerçek bir ilerleme kaydetmediğini ileri süren Sol Partili Renner, "Her ikisi de İçişleri Bakanlığı için kör nokta" dedi. Federal hükümete göre, 2022'de yalnızca 181 "aşırı sağcı kişinin" silah izinleri iptal edildi veya onları gönüllü olarak teslim etmeye ikna edildi. Ekim 2016'dan 2022'nin sonuna kadar yaklaşık 1.125 "Reichsbürger vatandaşı" da silah izinlerini teslim etmek zorunda kaldı. Belediyeler silah yasalarını uygulamaktan sorumludur ve iç gizli servisten gelen bilgilere güvenirler. Ancak faşist çevredeki gizli ajanlarının üzerinde koruyucu elini tutuyor; NSU kompleksi de hatırlanmalıdır. Sonuçta mahkemeler genellikle bir faşistin "silah yasasına göre güvenilmez" olup olmadığına karar vermek zorunda kalıyor.
Mart ayı sonunda Giessen İdare Mahkemesi, NPD (şimdiki adı: Die Heimat) etkinliklerine katılan ve onun pankartını taşıyan Altenstadtlı bir adamın silah ve patlayıcı kullanma izninin delil olmadan geri alınmasının kabul edilemez olduğuna karar verdi. Parti üyeliğiyle ilgili. Schleswig-Holstein İdare Mahkemesi daha önce NPD'ye bağlı "Schild and Sword" festivaline katılım nedeniyle ateşli silah ruhsatının iptal edilmesinin yasal olduğunu ilan etmişti. Örneğin, avcı veya spor atıcısı olarak ateşli silah ruhsatına sahip olan Naziler buz dağının sadece görünen kısmıdır. Polis düzenli olarak, sahipleri önemsizleştirilen ve "silah delisi" olarak anılan yasa dışı silah depolarını kazıyor.
Şubat ayının başında, isimsiz bir ihbar üzerine Hessen'deki Fulda Vadisi'nde 20'den fazla uzun namlulu silah, tabanca, mühimmat ve Nazi hatıra eşyalarına el konuldu. Ve son olarak, kamu hizmetinde ateşli silahlara erişimi olan faşistler var. Stern ve RTL tarafından Perşembe günü yayınlanan ve eyaletler tarafından eksik yanıtlanan bir sorgu, faşist duygular şüphesiyle 400'den fazla polis memuru hakkında disiplin soruşturması veya soruşturma yürütüldüğünü ortaya çıkardı.
